ADALET BAKANI TUNÇ, 'İNTERNET ORTAMINDA ÇOCUK İSTİSMARI VE SÖMÜRÜSÜYLE MÜCADELE TOPLANTISI'NA KATILDI

04 Aralık 2024 - 23:23

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) başkenti Abu Dabi'de düzenlenen "WeProtect Küresel Zirvesi 2024" kapsamında, 'İnternet Ortamında Çocuk İstismarı ve Sömürüsüyle Mücadele için Ulusal Perspektifler ve Gelecek Taahhütleri Toplantısı'na katıldı. Toplantıda, dijital dünyanın çocuklar üzerindeki etkilerine dikkat çeken Bakan Tunç, çocukların çevrim içi ortamda karşılaştığı tehlikeler ve bu tehlikelerden korunmalarına yönelik hukuki düzenlemelere dair önemli açıklamalarda

Dijital Dünyanın Riskleri ve Çocukların Korunması
Bakan Tunç, teknolojinin ve dijital dünyanın hayatın her alanında hızla entegre olduğunu belirterek, çocukların bu dijital dünyada daha fazla zaman geçirdiğini ve bu ortamda çeşitli risklerle karşı karşıya kaldıklarını ifade etti. Çocukların, internetteki zararlı içeriklere, kişisel verilerinin kötüye kullanılmasına ve siber zorbalığa maruz kalma riski taşıdığını vurgulayan Tunç, "Teknolojik yenilikler, sundukları fırsatların yanında çocuklarımızın haklarının ihlal edilmesinde kolaylaştırıcı bir rol oynamaktadır" dedi.
Tunç, Türkiye’nin çocukları dijital dünyanın tehlikelerinden korumaya yönelik hukuki düzenlemelerle çocuk haklarını güvence altına almayı amaçladığını belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası uyarınca devletimizin, çocukların her çeşit istismara karşı korunması konusunda pozitif yükümlülüğü bulunmaktadır" diye konuştu.
Yeni Hukuki Düzenlemeler ve Sosyal Ağ Sağlayıcılarının Rolü
Bakan Tunç, 5651 sayılı Kanun kapsamında internet ortamında çocukların korunmasına yönelik yapılan düzenlemeleri hatırlatarak, sosyal ağ sağlayıcılarının da çocuklara özgü ayrıştırılmış hizmetler sunmakla yükümlü olduğunu söyledi. Ayrıca, sosyal ağ sağlayıcılarının, çocukların cinsel istismarıyla ilgili içeriklere yönelik bilgileri Türkiye temsilcileri aracılığıyla adli mercilere bildirmeleri gerektiği ve bu yükümlülüğü yerine getirmeyen sağlayıcıların internet trafiğinin daraltılabileceği bilgisini paylaştı. Tunç, "Çocukların cinsel istismarı, pornografik içeriklerin üretilmesi ve yayılması gibi suçlara ilişkin içerik sağlayıcılar hakkında cezai yaptırımlar uygulanmaktadır" dedi.
Eğitim, Bilinçlendirme ve Uluslararası İşbirliği
Bakan Tunç, hukuki düzenlemelerin yanı sıra, dijital dünyanın risklerine karşı toplum tabanına yayılacak eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarıyla bu sürecin desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi. Çocukların dijital dünyanın nimetlerinden güvenli bir şekilde yararlanabilmesi için etkin eğitim programları ve sektör paydaşları arasında güçlü bir işbirliği gerekliliğini vurgulayan Tunç, "Hukuki düzenlemeler, çocukları dijital dünyanın tehlikelerinden korumada temel bir dayanak oluşturmakla birlikte, etkin eğitim programları, bilinçlendirme faaliyetleri, sektör paydaşları arasında işbirliği ve uluslararası işbirliğiyle bu sürecin desteklenmesi gerekir" ifadelerini kullandı.
Çocukları Şiddet ve İstismardan Koruma Sorumluluğumuz
Bakan Tunç, toplantıda ayrıca, tüm dünya için çocukları her türlü şiddet ve kötülikten koruma sorumluluğunun olduğunu belirterek, savaşların, soykırımların ve krizlerin en fazla çocukları etkilediğine dikkat çekti. Gazze’deki çocukların yaşadığı trajediyi örnek göstererek, "20 bine yakın çocuğun bombalar altında can verdiği bir ortamda, insanlık olarak çocukları her türlü şiddetten ve kötülükten korumak hepimizin görevidir" dedi. Tunç, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın uluslararası platformlarda dile getirdiği "daha adil bir dünya mümkündür" anlayışıyla, çocukların masumiyetini savunmaya ve şiddet içermeyen bir dünya kurmaya devam edeceklerini vurguladı.
Sonuç Olarak
Bakan Tunç'un konuşması, dijital çağda çocukların korunmasına yönelik hukuki, sosyal ve kültürel önlemleri ele alarak, daha güvenli bir çevrim içi dünya için adımlar atılmasını sağlamak amacıyla yapılan küresel işbirliğinin önemini ortaya koydu. Çocukların dijital dünyada güvenliği için tüm paydaşların el birliğiyle çalışması gerektiğini vurgulayan Tunç, bu amacın yalnızca ulusal değil, uluslararası düzeyde de koordine edilmesi gerektiğini ifade etti.