'Asrın suyunda'yönetim kavgası
Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Hürriyet’in dünkü sayısında “Asrın suyu denize akıyor” şeklinde duyurduğu habere cevap verdi: “Verilen suyun denize boşa akıtıldığı bilgisi doğru değildir. İletilen su ile yeraltı suları beslenmektedir. Bu durum aşırı su sarfiyatından dolayı su seviyesi düşen yeraltı suyunun yükseltilmesi ve tuzlu deniz suyunun su taşıyan tabakalara nüfuzunun önlenmesi açısından faydalıdır”
Hürriyet Gazetesi’nin dünkü sayısında, “Türkiye’den Kuzey Kıbrıs’a boru hatlarıyla götürülen ‘Asrın Suyu’ iki aydır yönetim krizi çözülemediği için denize boşaltılıyor” şeklinde verilen habere, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’ndan açıklama geldi.
Ada’da suyun dağıtılması için gerekli olan 600 milyon liralık yatırımda iki ülkenin anlaşamadığını belirten Hürriyet, “Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) arasında, Anadolu’dan borularla gelen suyun yönetilmesiyle ilgili devam eden kriz, iki ülke arasındaki mali protokolü de tıkanma noktasına getirdi” şeklinde duyuruldu.
SORUNUN TEMELİNDE İŞLETMEYİ KİMİN YAPACAĞI YATIYOR
1.6 milyar lira maliyetle Anamur’dan denizin 250 metre altından askılı boru sistemiyle Girne’ye ulaşan suyun yönetimi konusundaki krizin temelinde, Türkiye’nin suyun özel şirketlerin de katılacağı bir sistemle işletilmesini istemesinden kaynaklandığının yattığını belirten Hürriyet, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun son olarak, su yönetimi ve yatırımın, sorun çözülene kadar Türkiye Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapılmasını teklif ettiğine yer verdi. Gazete, KKTC’nin suyu mevcut belediyelerin yönetimi konusundaki tavırlarından geri adım atmayacaklarını açıkladığını da bildirdi. Gazete haberinde, “Bu arada, bir süre ‘Türkiye vanaları kapattı’ iddialarına yol açan borulardan gelen su ise, iki aydır denize boşaltılıyor. Su projesini yöneten DSİ, suyun ‘teknik nedenlerle’ denize boşaltıldığını açıklıyor. Ancak Ada’da gerçek nedenin işletme krizi olduğu yönünde genel bir görüş hakim” cümlelerini kullandı.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI AÇIKLAMA YAPTI
Osman ve Su İşleri Bakanlığı is dün bir açıklama yaptı. Açıklama, özet olarak şöyle: “Bugün bazı basın yayın organlarında ‘KKTC Su Temin Projesi’ kapsamında Türkiye’den KKTC’ye iletilen suyun denize boşa akıtıldığı yönünde haberlere yer verilmiştir.
İçmesuyu, arıtma tesisi, terfi merkezleri, su hazneleri, dağıtım şebekeleri KKTC tarafından yapılacaktı.
Ancak, Kıbrıs’taki bu tesislerin gecikeceğini fark eden Orman ve Su İşleri Bakanımız Sayın Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun teklifi ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı dönemindeki talimatları ile 2 adet Terfi Merkezini, İçmesuyu İleri Arıtma Tesisi, Su Hazneleri ve 477 km Ana Dağıtım hatları DSİ Genel Müdürlüğü tarafından ihale edilerek tamamlanmış olup, şu anda şehir su haznelerine kadar su iletilmektedir.
17 Ekim 2015 tarihinde şebeke alt yapı yatırımların ve işletmenin belli bir süre DSİ tarafından yapılabileceği teklif edilmiştir. KKTC üst yönetiminden bir heyetin bu konuda görüşme yapmak üzere ertesi hafta Türkiye’ye geleceğini iletmiş ancak bu gerçekleşmemiştir.
KIBRIS’TA SU BOŞA AKMIYOR, YER ALTI SULARINI BESLİYORUZ
Ayrıca, 1 Aralık 2015 tarihinde Sayın Başbakanımız Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, Başbakan Yardımcımız Yıldırım Tuğrul Türkeş ve Orman ve Su İşleri Bakanımız Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun KKTC ziyaretleri sırasında bu konuyu yeniden görüşmüşlerdir. Son olarak, 24 Aralık 2015 tarihinde Maliye Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı, Bakanlığımız Müsteşar Yardımcısı ve DSİ Genel Müdür Yardımcısından oluşan heyet Kuzey Kıbrıs’a gitmiş konu KKTC Maliye Bakanı ve diğer heyet ile müzakere edilmiştir. Sistemin Yap İşlet Devret modeli ile işletileceği, geçiş sürecin de ise DSİ tarafından işletilmesi konusunda mutabakat sağlanmıştır.
Şu an itibariyle Geçitköy Barajı’na Türkiye tarafından suyun iletilmesi devam etmektedir. Verilen suyun denize boşa akıtıldığı bilgisi doğru değildir.
İletilen su ile yeraltı suları beslenmektedir. Bu durum aşırı su sarfiyatından dolayı su seviyesi düşen yeraltı suyunun yükseltilmesi ve tuzlu deniz suyunun su taşıyan tabakalara nüfuzunun önlenmesi açısından faydalıdır.
Netice olarak, KKTC tarafının karar vermesi halinde hemen Lefkoşe’ye su verilebilecek durumdadır.”●Kurtuluş