Cumhurbaşkanı Erdoğan : Küresel bir felaket hâlini alan hastalığın üstesinden gelerek Ramazan'ın sonunda çifte bayram yapmayı niyaz ediyoruz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, “Küresel bir felaket hâlini alan Kovid-19 hastalığının üstesinden gelerek inşallah, ramazanın sonunda çifte bayram yapmayı niyaz ediyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından Huber Köşkü’nde basın açıklaması yaptı.
“İYİLEŞEN HASTA SAYIMIZIN, YENİ HASTA SAYISINI GEÇMESİ ÖNEMLİ BİR KIRILMA NOKTASIDIR”
Toplantıda ele alınan konular ve Koronavirüs (Kovid-19) ile mücadeleye dair açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kovid-19 salgınına karşı yürütülen mücadelenin somut neticelerinin alınmaya başlandığı bir döneme girildiğini söyledi.
“Küresel bir felaket hâlini alan Kovid-19 hastalığının üstesinden gelerek inşallah, Ramazan’ın sonunda çifte bayram yapmayı niyaz ediyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların Ramazan ayını da tebrik etti.
Türkiye’nin toplam test sayısında 1 milyona doğru gittiğini, yeni hasta ve ölüm sayısının da günden güne azaldığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İyileşen hasta sayımızın, yeni hasta sayısını geçmesi olumlu yönde önemli bir kırılma noktasıdır. Türkiye, toplam hasta sayısına göre ölüm oranı bakımından da Avrupa'daki en iyi ülke durumundadır. Salgını çok rahatlıkla göğüsleyebilen sağlık sistemimiz, diğer hizmetlerde de herhangi bir aksamaya meydan vermeden faaliyetlerini sürdürmüştür” dedi.
“TÜRKİYE'DE HİÇBİR VATANDAŞIMIZ HASTANE KAPISINDAN GERİ ÇEVRİLMEMİŞTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece Türkiye’de vatandaşların sağlığını korumak ve tedavi etmekle yetinmediklerini, dünyanın her yerindeki vatandaşlara da sahip çıktıklarını anlatarak yurt dışında yerleşik olmayan eğitim, umre veya kısa süreli seyahat için gitmiş bulunan 40 bine yakın vatandaşı Türkiye’ye getirdiklerini kaydetti.
Şimdi de 59 ayrı ülkeden 25 bin vatandaşı Türkiye’ye getirdiklerini, bu vatandaşları da yurtlardaki karantina sürelerini doldurduktan sonra evlerine göndereceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, yurt dışında yaşayıp da ağır hastalık geçiren, bulundukları yerlerde tedavileri yapılmayan veya yapılamayan vatandaşları da sahipsiz bırakmadıklarını sözlerine ekledi.
Son olarak İsveç'te salgın hastalığa maruz kalmasına rağmen tedavi edilmeyen Emrullah Gülüşken'i, kızının çağrısına kulak vererek Türkiye'ye getirdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Emrullah Gülüşken’in Ankara Şehir Hastanesi'nde tedaviye alındığı bilgisini paylaştı.
Avrupa ve Amerika'da durumları ağır pek çok hastanın sigortası olmadığı veya hastanelerin kapasitesi yetmediği için kendi hâllerine terk edildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye'de hamdolsun hiçbir vatandaşımız hastane kapısından geri çevrilmemiş, hiçbir hastanın tedavisi ihmal edilmemiş, hiçbir insanımız sahipsiz bırakılmamıştır. Gerek mevcut hastanelerimizle gerek yeni açtığımız hastanelerimizle gerekse salgına karşı yeniden düzenlediğimiz sağlık kuruluşlarımızla tüm vatandaşlarımıza birinci sınıf hizmet veriyoruz. Yıllarca ülkemizin sağlık sistemini ve altyapısını eleştirenler, ortaya çıkan bu tablo karşısında umarız biraz mahcup olmuşlardır. Salgın döneminde sağlık hizmetlerinden, maske, tulum, ilaç, dezenfektan, gıda gibi temel ihtiyaç ürünlerine kadar her alanda ülkemizin altyapısını ve üretim kapasitesini test etme imkanı bulduk. Rabbimize binlerce şükürler olsun ki bu zorlu süreçten alnımızın akıyla çıkmayı başardık.”
“TÜRKİYE BUGÜNE KADAR 55 FARKLI ÜLKEYE MALZEME DESTEĞİ VERDİ”
En gelişmiş ülkelerinin çaresiz kaldığı pek çok konuda Türkiye'nin kendine yeterli olmanın ötesinde dostlarına destek verecek seviyeye ulaştığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin bugüne kadar 55 farklı ülkeye salgınla mücadele amaçlı malzeme desteği verdiğine vurgu yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünyanın dört bir yanındaki dost ve kardeş toplumlara umut olduk, mücadele azimlerini kamçıladık. Gelişmiş ülkelerin dahi Türkiye'den destek istedikleri bir dönemde elimizdeki imkânları Balkanlar'dan Afrika'ya kadar geniş bir coğrafyadaki dostlarımıza açmakta tereddüt etmedik. Son olarak ABD'ye maske, yüz koruyucu, siperlik, göz koruyucu, N95 maske, tulum ve dezenfektandan oluşan tıbbi yardım malzemelerini de yarın gönderiyoruz” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin kriz sonrası yeni yapılanacak dünyada 2023 hedeflerinin ötesinde bir konuma ulaşabileceğine yürekten inandığının altını çizdi.
“EKONOMİK İSTİKRAR KALKANI KAPSAMINDA VERİLEN DESTEKLERİN TOPLAMI 200 MİLYAR LİRAYI BULDU”
Salgınla mücadele için devreye sokulan Ekonomik İstikrar Kalkanı kapsamında verilen desteklerin toplamının 200 milyar lirayı bulduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, temel ihtiyaç desteği ile yaklaşık 4 milyon vatandaşa 22,3 milyar liralık kaynak tahsis edildiğini aktarıldığını söyledi.
Yaklaşık 450 bin esnafa da 8,4 milyar liralık finansman tahsisi yapıldığını, 303 binin üzerinde esnafın 8,5 milyar liralık Paraf Kart finansmanından yararlandığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kredi Garanti Fonu kefaletiyle çoğunluğu KOBİ olmak üzere 120 bin firmamız 108 milyar liraya yakın finansman desteği aldı. İstihdamı özellikle korumak için maaşların asgari ücrete kadar olan bölümünü kısa çalışma ödeneğinden karşılamaya başladık. Bugüne kadar 3 milyon 190 bin çalışanımızla ilgili başvuru alınmış, 1 milyon 360 bin çalışanımıza ödemeleri yapılmıştır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ücretsiz izne çıkartılan veya sözleşmesi feshedilen çalışanlara bin 177 lira gelir desteği sağlanmaya başlandığını, mücbir sebep kararı alınan iş yerlerinin nisan-mayıs ve haziran aylarındaki 40 milyar liralık sigorta prim ödemelerinin altı süreyle ertelendiğini, toplam 4 milyon 400 bin haneye biner lira nakdi destek verildiğini aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” kampanyasında toplanan bağışların destek programları için kullanıldığının altını çizerek kampanyada şu ana kadar 1 milyar 850 milyon lira toplandığını bildirdi.
Vatandaşlardan Ramazan ayında ihtiyaç sahiplerine sahip çıkmalarını isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu güçlü dayanışma ve yardımlaşma ile hem Ramazan-ı Şerif'i değerlendirmiş hem de salgın sürecinin sıkıntılarını paylaşmış olacağımıza inanıyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın krizi sonrası küresel sistemin çarpıklıkları ile birlikte Türkiye'deki siyaset anlayışının da köklü bir sorgulamaya tabi tutulacağını aktararak yıllarca eser inşa etmeye, hizmet getirmeye, yatırım yapmaya çalıştıkça karşılarına çıkan “istemezükçü” siyaset anlayışının ne kadar içinin boş olduğunu bu süreçte bir kez daha görüldüğünü söyledi.
Türkiye’nin sağlık alanındaki başarılarını dile getirerek tüm bu başarıları attıkları her adımda yapılan işlere katkı vermek yerine takoz olmayı kendine misyon edinmiş bir muhalefet anlayışına rağmen elde ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana muhalefet partisi CHP’nin başı çekmiş olduğu bu muhalefet anlayışının hep uzlaşma yerine çatışmayı, birlik ve beraberlik yerine bölücülüğü, müsamaha yerine kin ve nefreti körüklemeyi esas aldığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın sonrası Türkiye’nin en büyük kazançlarından birinin de ülkeye ve millete hiçbir faydası ve katkısı bulunmayan hiçbir eser ortaya koymamış yalancı, iftiracı siyaset anlayışının tamamen tasfiyesi olacağına inandığını belirterek, “Önümüzdeki dönemde tüm dünya ile beraber ülkemizde de özellikle siyaset alanında yeni bir dönemin kapıları aralanacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Vatandaşlara, hafta sonları uygulanan kısıtlamalara gösterdiği ilgi ve alaka için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “İşte dayanışma budur, birlik, beraberlik budur. Ve bu kardeşlik anlayışı içerisinde inşallah biz bu koronavirüsü yeneceğiz. Salgında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı temenni ediyorum. Bütün sağlık çalışanlarımıza, bütün sağlık mensuplarımıza şahsım, milletim adına şükranlarımı özellikle bildirmek istiyorum. Ve bu süreç içerisinde onların içerisinde de ölenler oldu, onlara da Allah’tan rahmet diliyorum, yaralı olanlara Rabbimden şifalar niyaz ediyorum.”