Mustafa Enis Arabacı : Hayat pahalılığı insanları çaresiz bırakmaya başlamış
İYİ Parti Afyonkarahisar Milletvekili aday adayı Mustafa Enis Arabacı, ön seçim öncesi partisinin merkez ilçeye bağlı üyeleri ile iftar programında bir araya geldi. Arabacı, toplumda bir dip dalga olduğunu vurguladı.
İYİ Parti Afyonkarahisar Milletvekili aday adayı Mustafa Enis Arabacı, merkez ilçe üyeleri ile iftar programında buluştu. İftar sonrası kürsüye gelen Arabacı şunları söyledi:
Burada çok güzel bir tablo var. Gerçekten biz büyük bir aileyiz. Büyük İYİ Parti ailesi hep birlikteyiz. Birbirinden kıymetli aday adaylarımızda aramızda. Ne güzel hep birlikteyiz. Ben saha gezilerimde ve görüşmelerimde de şunu fark ettim. Bu büyük aile çok dolu, kültürlü, birikimli, samimi bir insan kaynağına sahip. Ben diyorum ki bu ekiple her mücadeleye girilir. Bu ekiple her mücadele kazanılır. Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın.
Maalesef Türkiye artık yönetilemiyor, maalesef devletimiz son olarak büyük deprem felaketinde gördüğümüz gibi o çok güvendiğimiz reflekslerini kaybediyor, insanlarımızda yaygın bir mutsuzluk hakim, kimse geleceği öngöremiyor ve geleceğe güvenle bakamıyor, her gün milleti millet yapan duygularla ve sinir uçlarıyla oynanıyor. Değerlerimiz erozyona uğruyor.
Artık bize yeni bir siyaset lazım, artık ülkemize İYİ Parti ve kadroları lazım. Artık ‘’Durun kalabalıklar bu cadde çıkmaz sokak’’ diye haykırmamız lazım. Daha yeni bir siyasetçi olarak saha çalışmalarımda tespit ettiklerim aslında memleketimizin ne halde olduğunu bizlere gösteriyor. Birincisi, yaygın bir mutsuzluk, umutsuzluk ve gelecek kaygısı var. İkincisi, hayat pahalılığı insanları çaresiz bırakmaya başlamış. Üçüncüsü, işsizlik ve istihdam sorunu çok büyük boyutlara ulaşmış. Dördüncüsü, Korku toplumu haline gelmişiz.
İnsanlar partiye gelirse çoluğu çocuğunun işe giremeyeceğinden, telefonda konuşmaktan ve birçok şeyden çekiniyorlar. Açık söylemek gerekirse siyasetin dışındayken korkunun bu denli yaygın ve büyük olduğunun farkında değildim.
Genel Başkanımız, liderimiz Sayın Meral Akşener’in söylediği “demirden korkan trene binmez” sözü tam da bu durumu anlatıyor. Şimdi daha iyi anlıyorum neden İYİ Parti’ye ‘’cesurlar hareketi’’ denildiğini. 5 yıldan bu yana bu bayrağı taşıyan kardeşlerimin nasıl çetin bir mücadelenin içinden geçtiğinizi şimdi daha iyi anlıyorum. Başka söze gerek yok. Sizlere minnettarız. Helal olsun size.
Beşincisi, halkımız milletvekillerini sadece seçim döneminde gördüğünü, ulaşamadığını çok yansıtıyor. Anadolu insanı boş konuşmaz, onlara çok kulak vermeliyiz. Halkı dinlemeyen halktan kopar diye düşünüyorum. Altıncısı, ve son olarakta bir dip dalga var, onu net olarak görüyorum. Tekrar söylüyorum bir dip dalga var onu net olarak görüyorum.
Bana diyorlar neden İYİ Partiye geçtin. Bende kafamdaki ve kalbimdeki siyaset çizgisine çok uygun olduğunu söylüyorum. Bu çizgi ne, biz kimiz?
Biz; Türkiye Cumhuriyeti’nin devleti ve kurumlarıyla yozlaşmasını, içinin boşaltılmasını, cumhuriyet değerlerinden uzaklaşılmasını istemeyenleriz. Biz, Vatan- Millet- Bayrak derken hiçbir hesap yapmayanlarız. Biz, Mustafa Kemal Atatürk’ün yolunda olanlarız. Onun devlet ve millet şuurunun ve gelecek vizyonunun gerçek takipçileriyiz. Biz, demokrasi ve millet iradesinin mutlak üstünlüğünü savunanlarız. Egemenliğin hiçbir kimseye, zümreye, sınıfa bırakılamaz olmasını kayıtsız ve şartsız savunanlarız.
Biz, inanç, ibadet ve ifade özgürlüğünü en net ve en samimi bir şekilde isteyenleriz. Hepimiz Elhamdülillah Müslümanız. Bizde imam var müezzin var din alimi var, şeyh yok mürit yok. Bizde İslamiyet var. Din istismarı yok. Biz Kadın erkek eşitliği ve kadın hakları konusunda çok hassasız. Liderimiz de bir kadın ve bu sorunları çözeceğiz. Biz, sosyal devlet anlayışına sahibiz. Kişinin sağlık, eğitim, barınma ihtiyaçlarının devlet tarafından kolaylaştırılması gerektiğine inanıyoruz. Biz, sosyal adalet anlayışına sahibiz.
Ekonomik krizlerin, hayat pahalılığının, gelir dağılımı eşitsizliklerinin hatalı politikalara, yanlış tercihlere bağlı olduğunu biliyoruz. Bu memleket deneme tahtası değildir. Bu hastalıkları nasıl iyileştireceğimizi bilen kadrolara ve devlet ciddiyetine sahibiz.
Biz partizanlığa karşıyız. Kişinin partisi ne olursa olsun eşit davranan bir siyaset anlayışına sahibiz. Biz, Yahya Kemal’in dediği gibi, kökü mazide olan atiyiz. Biz hem 3 bin yıllık geçmişiz. Hem geleceğiz.
Biz,Türkiye’nin geleceğiyiz. Birlikte kazanacağız. Zafer yazacağız. Bir dize ile sözlerime son vermek istiyorum. Işık büyük kapı dar, Işığı çalamazlar. En derin saygı, sevgi ve muhabbetlerimi sunarak sözlerime son verirken katılımlarınız için tekrar teşekkür ediyorum. Ne Mutlu Türküm Diyene.