TTB : COVID-19 Salgını Hakkında Bilimsel Araştırmalarda bir bilim kurulu üyesine tüm veriler açılarak ayrıcalık tanınmaktadır
TTB’nin açıklamasında ;” Salgına gerekli halk sağlığı yanıtlarının verilebilmesi için, bilimsel araştırmaların önünün açılması, teşvik edilmesi gerekliliği tartışılmayacak açıklıktayken geçtiğimiz günlerde, ülkemizdeki Covid-19 salgınına ilişkin bilimsel araştırmalar konusunda, Sağlık Bakanlığının kimi yazışmaları kamuoyuna, hekimlere yansıdı. Bu yazılar, kollektif bilgiye katkı sağlamak isteyen meslektaşlarımızda kaygı yarattı; çünkü özendirme bir yana, engelleyici bir tutumu içeriyordu.” İddialarında bulundu.
Konuya ilişkin TTB’nin iddiaları şöyle ;
COVID-19 salgını nedeniyle, daha önce tanık olmadığımız günleri yaşıyoruz. Bir virüsün neden olduğu salgından korunabilmek, onunla baş edebilmek hepimizin temel gündemi haline geldi. İnsanlık, virüsün, tanınması, yayılımı, etkileri, korunma yolları ve tedavisi hakkında bilgilere ulaşmak için çaba gösteriyor. Dünyada, pek çok üniversite, hastane, merkezde görev yapan hekimler, bilim insanları bu alanda bilimsel çalışmalar yapıyorlar, çalışmaların ara aşamalarını, yöntemini, ulaştıkları bilgileri bilim dünyası ile paylaşıyorlar.
Salgına gerekli halk sağlığı yanıtlarının verilebilmesi için, bilimsel araştırmaların önünün açılması, teşvik edilmesi gerekliliği tartışılmayacak açıklıktayken geçtiğimiz günlerde, ülkemizdeki Covid-19 salgınına ilişkin bilimsel araştırmalar konusunda, Sağlık Bakanlığının kimi yazışmaları kamuoyuna, hekimlere yansıdı. Bu yazılar, kollektif bilgiye katkı sağlamak isteyen meslektaşlarımızda kaygı yarattı; çünkü özendirme bir yana, engelleyici bir tutumu içeriyordu.
Sağlık Bakanlığının, COVİD-19 salgınına ilişkin bilimsel çalışmalar konusunda yazıları ile tesis ettiği işlemlerin içeriği aşağıdaki biçimde özetlenebilir:
Bakanlığa bağlı bütün sağlık kurum ve kuruluşlarındaki Covid -19 hasta verilerinin değerlendirmesine ilişkin bir Bilim Kurulu üyesi tarafından yapılan araştırma projesine izin verilmiş, bu projenin finansmanı Sağlık Bakanlığı aracılığıyla Dünya Bankası tarafından sağlanmıştır.
Hekimler ve sağlık personelinin kendi baktıkları hastalara ait Covid -19 ile ilgili kayıtlar üzerinden bilimsel araştırma yapabilmek, araştırma ekiplerine katılabilmek için İl Sağlık Müdürlüğünden izin almaları koşulu getirilmiştir. İzin koşulu getirilmesinin gerekçesi açıklanmamış, hangi tür çalışmalara izin verileceği, hangi durumlarda izin verilmeyeceğine ilişkin kriterler açıklanmamıştır. Söz konusu Bilim Kurulu üyesi tarafından yürütülecek çalışmalara katılmak isteyen hekimlerin izin koşulundan muaf oldukları bildirilmiştir. Böylece iki farklı uygulama biçimi oluşturulmuştur
Covid -19 Hastalarının tedavisine ilişkin kaydedilen sağlık verileri üzerinden yapılacak bilimsel çalışmalarda, yayın etiği ilkelerine aykırı olarak, araştırma ekibine, tedaviyi yürüten hekim ya da hekimlerin katılması zorunlu tutulmuştur. Ancak Bilim Kurulu üyesi tarafından yapılan araştırma için böyle bir koşul getirilmemiştir.
Burada göze çarpan en temel sorun verilerin izne tabi tutulmasıdır. Sağlık Bakanlığı hukuki düzenlemelerle güvence altına alınan bilimsel araştırmalar ile ilgili haklara rağmen, toplum sağlığını ilgilendiren böylesi bir sorunda, toplumun sağlık hakkı ile çelişecek biçimde, tedavi bilgileri üzerinden yürütülecek bilimsel araştırmaları kurum iznine tabi tutmaktadır. Zaman zaman doğrudan zaman zaman dolaylı olsa da geçmişten beri var olan bu hatalı kısıtlayıcı uygulama, pandemi durumunda gerek sağlık hakkı, gerekse de kamu yararına bilimsel bilgi üretme özgürlüğü ve yükümlülüğü adına son derece sakıncalıdır.
Dikkat çeken ikinci temel sorun ise, TTB’nin Sağlık Bakanlığına yönelttiği 21 soru ile somutlaştırdığı veriler kamuoyu paylaşılmaz iken, bir bilim kurulu üyesine tüm verilerin açılmasıdır. Diğer araştırmacılar için zorunlu kılınan idari iznin bu araştırmaya katılacaklar için aranmayarak bir ayrıcalık tanınmaktadır.
Uluslararası düzenlemeler, Anayasa ve Hekimlik Meslek Etiği Kurallarına göre, akademisyen olan ve olmayan hekimlerin, çalıştıkları yerlere bakılmaksızın, kişilerin hüviyetlerinin anlaşılmamasına özen göstererek, COVİD -19 ile ilgili sağlık hizmeti sırasında elde edilen kişisel verilerden yararlanarak, bilimsel araştırma yapma hakkı bulunmaktadır. Sağlık Bakanlığının yetkisi dışına çıkarak, bu tür araştırma yapma hakkını izne tabi tutması kabul edilemez. Bu tutum hukuka aykırı olduğu gibi COVİD -19 gibi insanlığın geleceğini ilgilendiren uluslararası bir halk sağlığı sorununa çözüm getirebilmesi çalışmalarını engelleyici bir işlev görecek ve kamu sağlığının zararına sonuçlar üretebilecektir.
Sağlık Bakanlığı’na Covid -19 bağlamında, salgınlara, bilimsel araştırmalara, bilim özgürlüğüne ilişkin hukuksal ve etik kuralları hatırlatır, uygulamaların buna göre yeniden şekillendirilmesi gerektiğini kamuoyu ile paylaşırız.