Türkiye, Koronavirüs Salgınıyla Mücadelesini Kararlılıkla Sürdürüyor

14 Nisan 2020 - 12:01

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından yaptığı konuşmada, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti şartlar ne olursa olsun her bir vatandaşının can ve mal güvenliğini temin gibi sağlık, gıda, temizlik malzemesi ihtiyacını da karşılayabilecek güce sahiptir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından Huber Köşkü’nde basın açıklaması yaptı.

Toplantıda ele alınan konular ve Koronavirüs ile mücadeleye dair açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
 
“TÜRKİYE, KORONAVİRÜS SALGINIYLA MÜCADELESİNİ KARARLILIKLA SÜRDÜRÜYOR”
 
“Aziz milletim, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Biraz önce Kabinemizin 27. toplantısını tamamladık. Bu toplantımızda Koronavirüs salgını başta olmak üzere gündemimizdeki konuları enine boyuna değerlendirdik.
Türkiye, Koronavirüs salgınıyla mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor. Dünyayı âdeta pençesine alan bu salgının sağlık, gıda ve güvenlik başta olmak üzere pek çok farklı alandaki etkilerini yakından takip ediyoruz. Ülkemiz bu süreçte uluslararası alanda da takdir edilen olumlu yönde bir ayrışma içindedir. Hastaların tespitinden tedavisine kadar her konuda iyi durumdayız. Hastane, yoğun bakım yatağı, doktor ve yardımcı personel, malzeme, araç gereç, ilaç gibi hususlarda hiçbir eksiğimiz yoktur. Vatandaşlarımızın bireysel sağlık ve temizlik malzemesi tedarikinde de sıkıntı yaşamıyoruz. Ücretsiz maske dağıtımını çeşitli kanallardan sürdürüyoruz. Elbette Türkiye gibi 83 milyonluk bir ülkede böylesine büyük hizmetleri yürütmek kolay değildir, mutlaka aksaklıklar oluyordur. Burada önemli olan, aksaklığın yokluktan kaynaklanmamasıdır. Var olanı bölüşmek, var olanı dağıtmak küçük gecikmelerle de olsa mümkündür.
Pek çok ülkede maske gibi en sabit ürünlerin bırakınız tüm vatandaşlara dağıtımını, sağlık personeli için dahi temininde zorluk çekiliyor. Bu bakımdan gerçekten hamt edilecek bir konumda bulunuyoruz. Her vatandaşımıza ücretsiz maske dağıtımı uygulamamız sürüyor. Eczanelerden alınabilecek maskeler için bugüne kadar 32 milyon vatandaşımıza Sağlık Bakanlığının doğrulama kodunun yer aldığı mesaj gitmiştir. Bu Perşembe gününe kadar inşallah 39 milyona çıkacak. Özel sektörün yanı sıra, Millî Eğitim Bakanlığımızdan Millî Savunma Bakanlığımıza kadar kapasitesi olan tüm kamu kurumlarımız maske üretimine hız veriyor. Hastalığın seyrinde tedavi için kullanılan kimi ilaçların hem ham maddesi alınarak ülkemizde üretimi hem de tablet olarak temini hususunda da sıkıntı yaşamıyoruz.
 
“SALGININ KONTROL ALTINA ALINMASI KONUSUNDA ÖNEMLİ İLERLEMELER KAYDEDİYORUZ”
 
Sağlık kurumlarımız hem teşhis hem tedavi hem de yoğun bakım üniteleri olarak salgınla başa çıkabilecek kapasitedir. 81 ilimize yayılmış olan bin 518 hastanemizde 100 bini tek kişilik olmak üzere 240 bin yatağa sahibiz, yoğun bakım yatağı sayımız da 40 bini buluyor. Örneğin Avrupa’da her 100 bin nüfusa düşen yoğun bakım yatağı sayısı 12’nin altındayken, ülkemizde bu rakam 50’ye yakındır. Avrupa’nın en fazla yoğun bakım yatağına sahip ülkesi Almanya’da bile bu rakam 30’u bulmuyor.
Bilindiği gibi geçtiğimiz hafta 45 gün içinde Yeşilköy ve Sancaktepe’de biner yataklı iki hastane kuracağımızı ifade etmiştim, bunların çalışmalarına başladık. Ayrıca, Hadımköy’de de 100, Derince’de 250 yataklı yeni hastaneler kuruyoruz. İnşası tamamlanan ve toplam yatak kapasitesi 2 bin 862 olan Başakşehir Şehir Hastanemizin ilk kısmını 20 Nisan’da, ikinci kısmını 15 Mayıs’ta hizmete açıyoruz. Sadece bu hastanemizin yoğun bakım yatağı sayısı 456’dır. Marmara Üniversitemize bağlı Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi de 536 yatağı ile hasta kabulüne başlamıştır.
Salgının kontrol altına alınması konusunda da önemli ilerlemeler kaydediyoruz. Günlük ve toplam test sayısında dünya sıralamasında en başlardaki grupta yer alıyoruz. Testte günlük olarak 34 bin 456’ya ulaşırken, toplamda ise 410 binin üzerine çıktık. Test oranımız, vaka oranımız hamt olsun aşağı yönlüdür. Hasta sayısına göre ölüm oranının düşüklüğü bakımından da ilk sıralardayız. Şu ana kadar taburcu olan hasta sayımız da 5 bine yaklaştı. Türkiye, aldığı tedbirlerle salgını en hızlı şekilde kontrol altına alan ülkelerin başında geliyor.
Nitekim Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere uluslararası kuruluşlar ülkemizi Koronavirüs salgınıyla mücadelede örnek gösteriyorlar. Sadece kendi vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamakla kalmıyor, bizden destek isteyen her ülkenin çağrısına imkânlarımız nispetinde cevap vermeye çalışıyoruz. Acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyabiliyorsan insansın, bu söze uygun şekilde elimizdekini tüm dostlarımızla paylaşıyoruz. Bugüne kadar 34 ülkeye malzeme ulaştırdık, önümüzdeki günlerde de bu desteği devam ettireceğiz. İlaç, ilaç ham maddesi ve tıbbi cihaz konusunda ülkemize katkı veren dostlarımıza da huzurlarınızda bir kez daha teşekkür ediyorum.
 
“KARŞIMIZDAKİ TEHLİKE DİNAMİK BİR SÜREÇ YÖNETMEMİZİ GEREKTİRİYOR”
Aziz milletim, karşımızdaki tehlike dinamik bir süreç yönetmemizi gerektiriyor. Bunun için bilim insanlarımızın ve ilgili kurumlarımızın değerlendirmeleri ışığında aldığımız tedbirleri sürekli güncelliyor, geliştiriyoruz. Hafta sonu için alınan 30 büyük şehrimiz ile Zonguldak ilimizdeki sokağa çıkma yasağı da bu tedbirlerden biridir. Yasağın açıkladığı ilk saatlerde kimi yerlerde yaşanan gereksiz kargaşanın bir daha tekrar etmemesi için gereken tedbirleri alacağız. Amacımız, hafta sonu güzel havanın cazibesine kapılıp sokakları, parkları, piknik alanlarını, sahilleri dolduracak milyonlarca vatandaşımızı virüs tehlikesinden korumaktı. Cuma gecesi sokağa çıkma yasağının sadece Cumartesi ve Pazar günleriyle sınırlı olduğu açıkça belirtilmesine rağmen yaşanan olumsuzluklar bu gerçeği ortadan kaldırmıyor.
İçişleri Bakanımızın bu konudaki sorumluluğu üstlenerek gösterdiği hassasiyeti takdirle karşıladık, ancak istifasını kabul etmeyerek kendisinden görevini sürdürmesini istedim. Terörle mücadele, tabii afetler sonrası yürütülen çalışmalar ve son olarak Koronavirüs salgınında kamu güvenliğini sağlamadaki başarılarına yakinen şahit olduğum Sayın Bakanımız görevine devam ediyor.
 
Ülkemizin içinden geçtiği bu kritik dönemde verdiği destek için Cumhur İttifakı’nın tarafı olarak Sayın Bahçeli’ye bir kez daha şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum.