AFYON CEZALI MI ?
Askerlik anıları anlatmakla bitmez.
Kimileri gerçek kimileri ise sanal dünyadan ilavelerle dillere destan olur anlatılır durur.
Yok ağaca selam verdik, yok tanka selam verdik. Benim aklım pek yatmıyor ama anılarını anlatanın o anki ruh duruma göre hemen şekilleniveriyor sanırım…..
Ben askerliğin alasını yaptım. Ne böyle bir selamlama gördüm, ne de duydum.
Ceza işini düşünüyorum da benim yaşadığım kent Afyonkarahisar bunu doğrular nitelikte gibi…. Tüm yolların kesişme noktası kent her gün on binlerce aracın gelip geçtiği kent bir selam verelim geçelim dercesine sadece karakolları ile hizmet ediyor.
BU KENT NİYE GELİŞMİYOR?
Kent merkezi Uzunçarşı, Saraçlar Çarşısı, Demirciler İçi, Yağ Hali civarı nereden bakılırsa bakılsın çoğu bina içinde en yenisi 50 yıl önce yapılmış.
Bu kent selam verilecek değil yaşanacak kent olmalı.
27 Ağustos 1922 tarihi ilimizin Yunan işgalinden kurtuluş günüdür. Bildiğim kadarı ile de Yunanlılar 2,5 yıl kadar memleketimizde yaşamışlar. Velvasıl yaşadığımız kentin gelişmemesi için hiçbir sebep yok. Komşu kentlerimizin hepsi de büyükşehir. Bir de başkente komşu olan bir iliz. Coğrafi konumun tam merkezinde olan, ulaşım problemi olmayan bir iliz.
Mermer, gıda, thermal su bunları da saymayalım. Özrümüz kabahatimizden büyük olmasın.
Bu kent niye gelişmiyor ?
TÜM TOPLUMUN BİR DEĞİŞİME İHTİYACI VAR
Hakikaten sanayi ve ulaşımın tüm imkanları bu kentte toplanmış iken bu kent niye gelişmiyor? Futbol tutkumdan benzetme yapacak olur isem. Bu kentin gelişmesi boş kaleye gol atmaktan daha kolay. Gel gelelim ki biz topu dışarı atıyoruz. Hani bir benzetme daha yapayım. Nüfus niye kentimizde düşüyor. Bunu da anlamak pek mümkün değil. Göç veren bir kentiz. Yaşanabilir kentler arasında karnemiz pek iyi değil.
Değişen kaldırım taşları ve caddelerin gereksiz neon ışıkları ile renklendirilmesi bu kentin gelişmesine bir katkısı olmuyor. Zaman zaman bahsettiğim gelişim ve değişim kavramı yine karşımıza çıktı. İlimizin değişim değil gelişime ihtiyacı var. Aslında tüm toplumun bir değişime ihtiyacı var. Milli birlik ve beraberliğinin yeniden inşasına ihtiyaç var. Dün televizyonda Almanya’nın Freiburg kenti için yapılmış bir programı izledim. Afyon ile aynı nüfusta … Kent hayvan gübresi, güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi ile kendi elektriğini kendisi üretiyor. Şehirleşme planı mükemmel, caddeler, evler, yeşil alan, evlerin önünde yeşil alan ve caddeden ayrı bisiklet yolları … Afyon’umuz ile iki kenti kıyaslamamız mümkün bile değil.
Neden ?
ALMANYA’DAN 200 YIL GERİDEYİZ
Almanya sanayisi için hep İkinci Dünya Savaşı baz alınır. “1945’ten sonra savaş enkazını kaldırdık” denir. Diğer milletler ise Almanlar şöyle yaptı; böyle yaptı diye övgüyle bahsederler. Yazık ki bu milletlerden birisi de biziz. Bizim en son savaşımızın 1922 olduğunu tekrar hatırlatma gereği duyuyorum. Almanya’dan 20 yıl önde olmamız gerekirken sanırım 200 yıl gerideyiz. Afyon’a dönecek olur isek kentin ana caddeleri ve cehresi hiç gelişmiyor. Bahsettiğim çarşıların zemin katlarında milyonlarca Türk Lirası kazanılıyor, üst katları neredeyse çamur sıvaları ile duruyor.
Bakın Uzun Çarşıya….
Bu kent değişecek ise tapu senetlerinde ada, pafta, parsel her bir adaya modern bir tek bina/gökdelen yapılmalı..Bodrum katlarında otoparklar, zemin ve birinci katlarda işyeri üst katlarda ise konutlar olmalı. Gece olduğunda kent karanlığa gömülmemeli.
Yoksa Afyon cezalı mı ?.
YORUMLAR