Gazeteciler İsmail Akar, Ahmet Tunca ve Ertuğrul Sevim, Gün FM’de yayınlanan Basın Odası’nda 13 Şubat Dünya Radyo Günü dolayısıyla radyoların önemini tartıştı. Dinleyicilerin de soru, görüş ve önerileriyle katıldığı programda ilk olarak konuşan Basın Odası’nın moderatörü Akar, Radyo Günü’nün tarihçesine vurgu yaptı, “Radyo en eski ve en etkili iletişim aracıdır” görüşünü vurguladı.

Akar, şunları kaydetti: “Radyo en eski ve en etkili iletişim aracı olarak her zaman farklıdır. Radyoculuk bir tutkudur. Radyo sahibi de çalışanı da ekonomik beklentileri sonraya bırakmıştır. Gazeteler resmi ilan alırken, radyolar ise alamıyorlar. Aldığı reklamlardan RTÜK payı ödüyorlar. Telif ödemeleri var. Kısacası radyoların birçok sorunları bulunuyor. Bu sorunların bir an önce çözülmesini diliyor ve tüm radyocuların Dünya Radyo Günü’nü kutluyorum.”

TUNCA: RADYOYU HER ZAMAN TELEVİZYONA TERCİH EDERİM

“İnsanlar dünyayla radyo sayesinde tanışmıştır” diyen ve radyoyu her zaman televizyona tercih ettiğini söyleyen Gazeteci Ahmet Tunca, şu ifadelere yer verdi: “Benim daima başucumda radyom bulunur. Televizyonda dizilere takılıp kalmak yerine radyo dinlemeyi tercih ediyorum. Bizim kuşağımız için radyonun yeri daha farklı ve önemli. Eskiden radyo evlerin başköşesinde, özel örtüsüyle dururdu. İnsanlar dünyayla radyo sayesinde tanışmıştır. Bizler radyo ile dünyayı tanıdık. İletişimde radyonun önemi büyüktür. Gazeteler ücra yerlere geç gelirdi. Radyo ile ise anında haber alma durumuyla tanıştık. Radyo iyi bir arkadaştır. Tüm radyocuların günlerini kutlarım.”

SEVİM: DOĞRU TÜRKÇEYİ RADYOLARDAN ÖĞRENDİK

Gazeteci Ertuğrul Sevim ise “Radyo, televizyon gibi insanı yormaz” görüşünü dillendirdi ve radyonun herkesin hayatında çok önemli bir yerinin bulunduğunu söyledi. Sevim’in konuşmasından öne çıkanlar şöyle: “Televizyon her evde yokken radyo hemen her evde vardı. Dünya tarihinde de radyoların önemi çok büyük. Birçok hadiseyi hep radyodan dinledik. İhtilalleri, savaşları hep radyodan öğrendik. Özel radyoların yaygınlaşması ile de herkes radyolarla iletişimini daha da kuvvetlendirdi. Ben radyoları televizyonlara göre daha özgür bir alan olarak görüyorum. Doğru ve duru bir Türkçeyi radyolardan öğrendik. Ayrıca başarılı radyo yayıncılığı dolayısıyla da Gün FM ekibini kutlarım.”●Kurtuluş