Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Uygulama ve Araştırma Hastanesi tarafından 10 Mart Dünya Böbrek Günü nedeniyle bir etkinlik düzenlendi. Böbrek hastalıkları konusunda farkındalık yaratmayı amaçlayan etkinliğe AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, AKÜ Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Alpagan Mustafa Yıldırım, İl Halk Sağlığı Müdürü Lütfü Akgün, AKÜ Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Memnune Sena Ulu ile Ankara Güven Hastanesinde Nefroloji Bölümü Organ Nakli Ünitesi Hekimi Doç. Dr. Yakup Ekmekçi ve böbrek hastaları ile yakınları katıldı.

HASTALIK GEÇ FARK EDİLİYOR

Etkinlikte ilk olarak söz alan AKÜ Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Memnuna Sena Ulu, dünyada ve Türkiye’de böbrek yetmezliğinin çok sık yaşandığını ve hastaların bu hastalığı çok geç fark ettiği için erken tanı ve tedavi imkânlarından faydalanamadığını söyledi. Ulu, Türkiye’de her 6 kişiden 1’inin böbrek hastası olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: “Türkiye’de böbrek nakli olan ya da diyaliz tedavisini kullanan kişi sayısı 70 binin üzerinde. Bu hastalık neden bu kadar sık yaşanıyor sorusunun cevabı ise böbrek hastalıklarının sinsi ve sessiz bir şekilde ilerlemesi cevabını verebiliyoruz” dedi. Ulu, “Hastalarımız son döneme ulaşana kadar erken tanı ve tedavi olanaklarından faydalanamıyor. Türkiye’de böbrek hastalıklarına karşı farkındalık oranı yüzde 5 sadece. Bize bu yüzden çok fazla iş düşüyor. Polikliniklerimizde riskli hastalarımızı belirliyoruz ve onları takip altına alıyoruz. Evrelerine göre ise takip ve tedavi planı uyguluyoruz. Bu yüzden bilinç sahibi olmak çok önemli. Ancak bu sayede hastalığın ilerlemesini yavaşlatabiliriz.”

TÜRKİYE’DE 60 BİN DİYALİZ HASTASI VAR

Ankara Güven Hastanesinde Nefroloji Bölümü Organ Nakli Ünitesi Hekimi Doç. Dr. Yakup Ekmekçi de Türkiye’de böbrek hastalıklarının çok fazla yaşandığını ve bu sebeple de 60 bin diyaliz hastasının bulunduğunu söyledi. Diyalize bağlı yaşayan hasta sayısının yıllar geçtikçe arttığını ve bu sebeple böbrek naklinin en ideal tedavi yöntemi olduğunu ifade eden Ekmekçi, “Hastalar diyalizle yaşamlarına devam edebiliyorlar ama böbrek nakli yapan bir hasta daha uzun süre yaşıyor” dedi. Ekmekçi, şunları söyledi:

“Nakillerin yüzde 80 kadarı canlı vericiden yapılan nakillerdir. Bu sebeple organ bağışı çok önemli. Organ bağışı, kişi hayattayken kendi hür iradesiyle organlarının bir kısmının veya tamamının bağışlanmasını beyan etmesi demektir. Organ bağışında iki noktanın vurgulanması gerekiyor, ilki bağış için kayıt olduktan sonra ailenizi bu konuda bilgilendirmeniz gerekiyor. İkincisi ise bağışı yapacak kişinin organ bağış kartını devamlı yanında taşıması gerekiyor. Çünkü herhangi bir kaza anında organ bağışçısı olduğunuzu aileniz ya da sağlık ekipleri tarafından bildirilmesi gerekmektedir.”