phishing

Diyanet İşleri Başkanlığı üzerinden Kur’an Hakikatleri ve İslam Esaslarının linç edilmek üzere hedef alınması

Diyanet İşleri Başkanlığı üzerinden Kur’an Hakikatleri ve İslam Esaslarının linç edilmek üzere hedef alınması

Diyanet İşleri Başkanlığı üzerinden Kur’an Hakikatleri ve İslam Esaslarının linç edilmek üzere hedef alınması
28 Nisan 2020 - 16:24


 
Yeniden Refah partisi Genel başkan yardımcı Mahmut Altunsoy Diyanet İşleri Başkanlığı üzerinden Kur’an Hakikatleri ve İslam Esaslarının linç edilmek üzere hedef alınmasına tepki göstererek Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’a sahip çıktı.
Altunsoy ;” İslami hakikatin yanında, her türlü nefret söyleminin karşısında yer aldığımızı dile getirerek Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ı hedef alan eylem ve söylemleri kınıyoruz.” İfadelerini kullandı.
Altunsoy açıklamasında şu görüşlere yer verdi;
Koronavirüs pandemisi kapsamında alınan tedbirler dolayısıyla kalabalık bir şekilde bir araya gelmenin virüsün bulaşıcılığı ve ölümcül tehlikesi nedeniyle önemli riskler taşıması dolayısıyla camiilerde vakit namazlarının cemaatle namaz kılınmamasına, cuma namazlarının kılınmamasına karar verilmişti. Bunun üzerine asırlardır cuma namazının kılındığı aziz topraklarımızda bu bağımsızlık nişanesi ibadetin temsili de olsa sürdürülmesi adına az sayıda cemaatle cuma namazının belirlenen camiide kılınması söz konusu olmuştur.24.04.2020 tarihinde Hacıbayram-ı Veli Camii’nde kılınan cuma namazında Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın irat ettiği hutbe, bazı kesimlerce hedef alınmış ve sapkın zihinlerce saptırılmak hedeflenmiştir.
İslam’ın insana ve insanlığa verdiği kıymet nedeniyle beden ve ruh sağlığına zarar verici her türlü şeyi men etmiş ve kıymet verdiği ve “Yaratılmışların en şereflisi” olarak nitelediği insanı korumaya önem vermiştir. Bahsi geçen hutbede de insan bedenini tahrip edici, sağlığa zarar verici türlü hususlarla birlikte zina, Lûtilik ve eşcinsellikten bahsedilmiştir. “Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtiliği, Eşcinselliği lanetliyor.” Cümlelerinin bazı siyasi kesimler, sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve barolarca hedef alınması sığ anlama kapasitesini, toplumuna bigane kalmayı, zihinlerinin hala İslam düşmanlığı saplantısıyla işlediğini yeniden ortaya koymuştur.
İslam dinin barışçı ve esenlik vaadeden, toplumsal ve evrensel barışı öğütleyen esaslarından bihaber biçimde niyetinden saptırılan bu hutbe içeriği ile Diyanet İşleri Başkanı özelinde İslam dini hedef alınmaktadır. Söz konusu hutbe içeriği, uzun zamandır ulusal medya, sosyal medya ve internet yayın platformlarında normalleştirilerek yaygınlaştırılması amaçlanan cinsel bozuklukların artık haddinden fazla bir şekilde topluma sunuluyor olması nedeniyle bir zorunluluk olarak ortaya çıkmıştır. Hatta geç kalındığı dahi tartışılabilir. Diziler, filmler, sosyal medya yayınları, fenomen olarak adlandırılan ahlak teröristleri ve daha nice unsur ile hedef alınan toplumsal yapı ve genel ahlakın korunması milli ve manevi değerlerin nesillere aktarılması ve yaşatılması bakımından büyük önem taşımaktadır. Fikir hürriyeti, düşüncenin bağımsızlığı konularında her türlü sembolik çığırtkanlıkta ön safta yer alan başta barolar olmak üzere çeşitli düşünce kuruluşları, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının ortaçağ batısının garabetiyle bir anda tek avaz olarak ortaya çıkması tarafımızca kınanmıştır.
Cinsel bozuklukların fizyolojik ya da psikolojik rahatsızlık olarak ortaya çıktığı bireylerin kınanması ya da esenlik, barış ve hoşgörü dini olan İslam nazarında lanetlenmesi söz konusu değildir. Hutbede geçen metinde de bahsedildiği üzere fail olan bireylerin değil fiil olan Lûtilik ve Eşcinsellik ile zina eylemleri lanetlenmektedir. Tevbe kapısının yaşam boyunca açık bırakıldığı İslam dininde hiçbir bireyin lanetlenmesi söz konusu olmayacaktır. Genel sağlığa, genel ahlaka, kamu yararı ve toplumsal yapıya, bireyin beden ve ruh sağlığına zarar veren eylemler lanetlenmiştir.
Diyanet İşleri Başkanı özelinde İslam’a saldırmak için sivri dişlerini gösteren bu cenahın İslam’ın esaslarına gönüllerini ve kulaklarını kapatmaları anlaşılabilir bir cehalettir ancak bir kısmı hukukçu olan bu zevatın okuduğu metni de anlayamaması acınası bir durumdur.İşin özeti Malcolm X’in şu sözlerinde yer bulmuştur. “İslama sövmekten başka fikri olmayanlar; fikrin değil, İslam’a sövmenin hürriyetini istiyor.”
Bu vesile ile İslami hakikatin yanında, her türlü nefret söyleminin karşısında yer aldığımızı bir kez daha dile getirerek Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali ERBAŞ’ı hedef alan eylem ve söylemleri kınıyoruz.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum