Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından Türkiye genelinde yapılan protestolar, bazı grupların ülkeyi karıştırma amacı taşıyor mu?

Protestolar, başlangıçta barışçıl bir şekilde gerçekleşmiş olsa da, zamanla bazı bireylerin şiddet ve tahribat içeren eylemlerle toplumsal huzuru bozmaya çalıştığı gözlemlenmesi.Bu durum, güvenlik güçlerinin müdahalesini zorunlu hale getirdi.

Güvenlik güçlerinin görevi olan toplumsal refahı sağlamak , Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının sükunet ve huzur içinde yaşamalarını sağlama amacını yerine getirmek, toplumsal kargaşa yaratmaya çalışanlara karşı müdahale tamamen yasal ve doğru bir uygulama çerçevesinde olduğu göz arda edilemez.

Yapılan müdahalenin, yalnızca güvenlik sağlamak amacıyla gerçekleştirileceği ve "ülke karıştırmak isteyenlere" asla izin verilmeyeceği durumu atlanamaz.

Güvenlik güçlerinin, ülkenin toplumsal refahını koruma adına gereğinden fazla bir müdahale yapmadığı, müdahalelerinin tamamen yasal ve doğru bir uygulama çerçevesinden çıkılamayacağı bilinmelidir.

Toplumsal huzurun korunması, demokratik bir ülkenin temel prensiplerinden biridir ve bu sebeple güvenlik güçlerinin görevini en iyi şekilde yerine getirmesi gerekmektedir.

Ayrıca, protestolar sırasında bazı bölgelerde yaşanan yangınlar ve zarar verme olaylarına ilişkin maddi hasarın boyutları merakla bekleniyor.

Zarar veren eylemcilerin oluşturduğu tahribatın boyutları, ilerleyen günlerde yapılacak açıklamalarla kamuoyuyla paylaşılacak ve bu konuda detaylı bir rapor hazırlanacaktır.