Ülkemizde kalın bağırsak kanserleri bütün kanser türleri içinde üçüncü sırada yer almaktadır. Kalın Bağırsak kanseri için risk faktörlerini değiştirilebilir olanlar ve değiştirilemez olanlar diye ikiye ayırabiliriz. Değiştirilebilir olan risk faktörlerini; aşırı kilolu veya obez olmak, fiziksel olarak aktif olmamak, sigara ve tütün ürünleri kullanmak, fazla alkol alımı, fazla miktarda işlenmiş (sosis, salam, vb) veya işlenmemiş kırmızı et ve sakatat tüketmek olarak sayabiliriz. Değiştirilemez olan risk faktörleri ise; ileri yaş, kişinin kalın bağırsak polipleri veya bağırsak kanseri öyküsü olması, inflamatuvar bağırsak hastalığı (Ülseratif Kolit veya Crohn hastalığı) öyküsü, ailede kalın bağırsak polipleri veya kanseri öyküsü, kalıtsal bir sendromun olması ve tip 2 diyabet hastası olması şeklindedir. Görüldüğü gibi değiştirilebilir olan risk faktörleri tamamen kişilerin yaşam tarzları ile ilgili faktörlerdir ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimsendiğinde kalın bağırsak kanseri riskinden uzaklaşılmaktadır.
Hastalığın en sık görülen belirtilerini de şu şekilde sıralayabiliriz; bağırsak alışkanlıklarında ishal- kabız gibi değişikliklerin meydana gelmesi ve bu değişikliklerin birkaç günden uzun sürmesi, bağırsakta tam boşalmama hissi, dışkıda kan olması ( parlak ya da koyu kırmızı) veya dışkı renginin koyulaşması, karında şişlik ve kramp tarzında ağrı veya gaz şikayeti, bilinen bir neden olmaksızın kilo kaybı olması, güçsüzlük ve yorgunluk hissi.
Diğer kanser türleri gibi kalın bağırsak kanserleri de tümör iyice büyüyene kadar belirti vermez, bu da erken tanı ve tedaviyi geciktirmektedir. Bu nedenle amaç kanser henüz belirti vermeden tümörün varlığını ortaya çıkarmaktır. Belirtiler başlamadan ve gelişmeden önce özellikle risk grubundaki kişilerin taranması poliplerin ve kanserin erken tanınmasında büyük yardımcıdır. Poliplerin erkenden tanınıp çıkartılmasıyla kalın bağırsak kanseri önlenebilmektedir. Bu sebeple 50 yaşın üzerindeki kişiler mutlaka taranmalı ve ayrıca kalın bağırsak kanseri için artmış riski olan kişiler 50 yaşından önce de tarama programına alınmalıdır.
Dışkıda gizli kan saptanması sonucu kolonoskopi yapılan kişilerde henüz kanserleşmemiş polip halindeki tümörler tespit edilerek kanser gelişmesi önlenebilmekte; kanser gelişmeye başlamış olgularda da erken teşhis ile yaşam süresi ve kalitesi artmaktadır.
Bakanlığımızın yürüttüğü kanser tarama programları çerçevesinde; 50- 70 yaş arasında kadın ve erkek nüfusa kalın bağırsak kanseri taraması gaitada gizli kan kitleri ile hızlı, pratik ve güvenilir bir şekilde, 2 yılda bir ücretsiz olarak yapılmaktadır. Ülke genelinde yapılan Gaitada gizli kan taramaları İlimizde de Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM),Toplum Sağlığı Merkezleri (TSM), Sağlıklı Hayat Merkezleri (SHM) ve Aile Sağlığı Merkezleri (ASM)’ nde yapılmakta ve 50- 70 yaş arasındaki kişilere her 10 yılda bir de kolonoskopi ile tarama önerilmektedir.
Tedavide cerrahi yöntem, ilaç tedavisi (kemoterapi) ve ışın tedavisi ( radyoterapi)gibi farklı seçeneklerin uygulandığı kalın bağırsak kanserinden korunmak için atılacak en önemli adımlardan biri tarama olmakla birlikte aşağıdaki sağlıklı yaşam davranışlarını uygulamak da sadece kalın bağırsak kanserinden korunmada değil kanserin diğer birçok türünden de korunmada oldukça önemlidir:
*Sağlıklı kiloda kalmak ve bunu sürdürmek,
*Taze meyve ve sebze ağırlıklı beslenmek,
*Posa içeriği yüksek besinlerin (kuru baklagiller, tahıllar, sebze ve meyveler) tüketimini arttırmak ,
*Günde 30- 60 dakika orta düzeyde fiziksel aktivite yapmak ( tempolu yürüyüş, bisiklete binmek gibi),
*Sigara ve alkol kullanmamak
Kalın bağırsak kanseri farkındalığını arttırmak için Mart ayı Kalın Bağırsak Kanseri Farkındalık Ayı olarak belirlenmiştir. Bu vesile ile risk grubunda olan özellikle 50-70 yaş arasında olan herkesi ücretsiz kolon kanseri taraması için, ayrıca diğer kanser türleri hakkında bilgi almak yine ücretsiz tarama yaptırmak için sağlık kurum ve kuruluşlarımıza bekliyoruz.
Kalın Bağırsak (Kolon 9 )Kanseri
05 Mart 2019 - 12:09
YORUMLAR