Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Ekonomist Dr. İsmet Demirkol, Merkez Bankası yeni yönetiminin yapacağı ilk toplantıdan 50 baz puanlık faiz indirimi çıkacağı öngörüsünde bulunurken, yıl sonu dolar kuru tahminini de 3,70 TL olarak açıkladı.
Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Ankara Şubesi tarafından düzenlenen “Değişen Dünya Dinamikleri ve Türkiye Ekonomisi” konulu toplantıda, ekonomi mercek altına alındı. Gordion Otel’de düzenlenen yemekli toplantıda, Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. İsmet Demirkol, bir sunum gerçekleştirdi. Başkan Türker Naslı’nın ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya kalabalık bir işadamı topluluğu katıldı. Demirkol’un sunumu sonrası katılımcılar kendisine sorular yöneltti ve kendi tespit ve görüşlerini de dile getirdiler.
20 NİSAN’DA ‘50 BAZ PUANLIK İNDİRİM’ TAHMİNİ
Demirkol, 2008-2009 krizinin ardından Amerikan ekonomisinin önemli ölçüde toparlandığı ve büyüme eğiliminin güçlendiğine işaret etti. ABD’nin geçen yıl yaklaşık 18 milyar dolar olan gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYH) bu yıl 18,7 trilyon dolar düzeyinde beklendiğine işaret eden Demirkol, Fed Başkanı Yellen’in “piyasaları yanıltıcı” açıklamalarına rağmen ABD’de faiz artırımlarının devam edeceğinin netleştiğini söyledi. Demirkol, ABD’nin 2009’lardaki yüzde 6’lık faizlerden negatif faiz noktasına geldiğini, Fed’in Aralık 2015’ten itibaren ise 0,25 puanla faiz artırımları sürecini başlattığını hatırlatarak, “Fed faiz artıracak. Önümüzdeki dört senede aynı noktaya çıkabilir. Buna göre 2018’e kadar ABD’de faizlerin yüzde 4’lere çıkması beklenmelidir” dedi.
Faiz düzeyi ile büyüme eğilimi arasında doğrudan bağ bulunduğunu belirten Demirkol, Türkiye’nin GSYH’sinin ise 2015’te 720 milyar dolara gerilediği ve bu yıl da aynı düzeylerde beklendiğine dikkat çekti. Demirkol, Merkez Bankası Başkanlığına yeni atama yapıldığını hatırlatırken, “Merkez Bankası yönetimi 20 Nisan’da ilk toplantısını yapacak. Faiz 0,50 puan indirilebilir” öngörüsünde bulundu. ABD ekonomisinin güçlenmesi paralelinde Fed’in faiz artırımlarının gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışını tetiklediğini belirten Demirkol, bu süreçte Türkiye’de doların yükselmesinin beklenen bir gelişme olduğunu ifade etti ve yıl sonu dolar kuru için “3,60 - 3,70 TL” tahmininde bulundu.
YATIRIMCI NASIL DAVRANMALI?
Demirkol, önümüzdeki dönemde faiz ve döviz cephesinde beklenen olası gelişmeler ışığında yatırımcılara pratik tavsiyelerde bulunarak, “Bir nakitte kalabilirsiniz, iki döviz alabilirsiniz, üç ileri teknoloji hisselerine yatırım yapabilirsiniz” dedi. Türkiye’nin önümüzdeki bir yıllık dönemde çevirmesi gereken 200 milyar doların üzerinde dış borç bulunduğuna işaret eden Demirkol, dövize olan talebin döviz arzının üzerinde olmasının kuru yükselten bir faktör olduğunu belirtti. Demirkol, Fed faiz artırmaya devam ederken, Türkiye’nin büyümesini hızlandırmak için faiz indirimine gitmesinin kuru yükseltici bir etki yapacağını kaydetti. Demirkol, “Şu an yatırımcı açısından döviz almanın uygun olduğu bir dönem. Böyle giderse dolar yükselir. Peki, dolar asıl nasıl düşer? Tükettiğinizden fazla üretirseniz dolar düşer” diye konuştu.
TÜRKİYE NEYE YATIRIM YAPMALI?
Tükettiğinden fazla üretmenin enflasyonu düşürmek için de şart olduğunu belirten Demirkol, ileri teknoloji ürünlerinin üretimdeki payının önemini vurguladı. Demirkol, Çin yılda 560 milyar, Almanya 93 milyar, ABD 148 milyar, Singapur 136 milyar, Güney Kore 130,4 milyar dolarlık ileri teknoloji ihracatı yaparken, Türkiye’nin bu ürünlerdeki ihracatının sadece 2,2 milyar dolar olduğunun altını çizdi. Singapur’da yüzde 49, Çin’de yüzde 26,3, Almanya’da yüzde 23,5, güney körede yüzde 22,1, ABD’de yüzde 20,6 olan ihracatta yüksek teknolojinin payının Türkiye’de yüzde 3,5 kaldığına dikkat çeken Demirkol, “Türkiye’nin geleceği üretimde. Tabii ki inşaat yatırımları devam etsin. Ama asıl yatırımlar bilişim ve yüksek teknolojiye yapılmalı. Türkiye, biyoteknolojiye, bilgi teknolojilerine, nano teknolojiye yatırım yapmalı” diye konuştu.●iha
YORUMLAR