Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre en riskli 16 hastalıktan birisi olan obezitede, kişinin kendisini kontrol etmesinin önemine dikkat çeken Afyonkarahisar Özel Fuar Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Hülya Edil, sadece zayıflayarak obezite le mücadele edilemeyeceğine vurgu yaptı.
Son yıllarda yapılan araştırmalar ve elde edilen bulgulara göre, davranış değişikliği yapılmadığı sürece zayıflamanın işe yaramadığının ortaya çıktığının altını çizen Dr. Edil, “Obezite ile mücadele uzun bir tedavi yöntemi. Zayıflamak işi çözmüyor” ifadesine yer verdi.
YATARAK OBEZİTE İLE MÜCADELE EDEMEYİZ
Özel Fuar Hastanesi’nde içinde kendisinin de yer aldığı uzman ekibin, obezite ile mücadele konusunda hastalara yardımcı olduklarını kaydeden Psikiyatri Uzmanı Dr. Hülya Edil, bu tip sorunu olan kişilere şu bilgileri aktardı:
“Eğer davranışlarınızı değiştirmezseniz, bir şey değişmiyor. Tekrar verdiğiniz kiloları geri alıyorsunuz. Ufak değişiklikler yapmazsanız, hayatınız değişmiyor. Obezite hayatınızı değiştirmediğiniz sürece geri dönebilen bir kavram. TV’nin karşısında yatarak obezite ile mücadele edemeyiz. 15 dakikalık bir yürüyüş dinlendirebilir. Öğün miktarları ve çeşitliliği, davetlerde yemekleri nasıl tüketmemiz gerektiğini öğrenmek, duygusal açlıklarımızla nasıl baş edeceğimizi öğrenmek belki obezite ile mücadele de bize yardımcı olacaktır. Bunlar bizim davranış değişikliklerimiz anlamına gelecektir. Çünkü bir diyet periyodunda biz kalori kısıtlaması yaparız. Bu kısıtlama bizim belirli dönemde, belirli miktarda kilo vermemizi sağlar. Biz bir egzersiz programına katılırız. O program bizim tüketeceğimiz kalori miktarını artırır ve bizim beklediğimiz kiloya ulaşmayı sağlar.”
OBEZİTE YAŞAM BOYU BİR SORUNDUR
Obezite ile mücadelenin yaşam boyu sürmesi gerektiğine değinen Dr. Hülya Edil, “Obezite sadece zayıflamak için mücadele edilen bir durum değildir. Obezite yaşam boyu bir sorundur” dedi. Kısa süreli spor yapmanın çözüm olmadığını ve ‘hareketin’ bir yaşam biçimi olması gerektiğini anlatan Dr. Edil,
3 aylık sıkı rejimle obezite ile mücadele etmemiz mümkün değildir. Bu bilimsel davranışı terapi ile kullandığımız yöntem şu: Duygusal açlıklar, sıkıntı, stresler yemekle mi kapatılıyor? O sırada aklımızdan ne geçiyor? Problemi yemek yiyerek mi çözüyoruz? Bunlarla ilgileniyoruz. İlk 6 hafta, 45 dakikalık görüşmelerle haftada bir görüşüyoruz. Yediğimiz yiyecekler ve miktar kaydediliyor. Aktiviteler kaydediliyor. Sonrasında 15 günde bir 45 dakika görüşülüyor. Yaklaşık 9 ay sürecek bir program bu. Kilo izleme, kilo verme, kilo koruma ve mevcut durumu korumayla ilgili bir düzenek var. “
GÜNDE YAKLAŞIK 10-15 BİN ADIM ATILMALI
Obezite hastalığında düzenli beslenmenin de faydalı olduğunun altını çizen Psikiyatri Uzmanı Edil, düzenli beslenme ve günde üç ya da altı öğün yenilmesini önerdi. “Günde yaklaşık 10-15 bin adım tutacak kadar hareket edersek, böyle bir sorun hiç oluşmaz. Çok küçük hareketler, çok büyük kiloların kaybına yol açıyor. Yani işten gelip de sadece uyuyarak dinlenmek diye düşünüyorsanız, hiç aklınıza gelmiyorsa azıcık hareket etmek, bu kadar. Alternatif düşünceyi biz hastalarımıza öğretiyoruz. Bir kere denemelerini öneriyorum. Tek bir kere denesinler. Bir defa da bu taraftan bakmayı öğrensinler. Bakış açınızı değiştirirseniz olaylara, hayatınız değişir. Düşüncelerinizi değiştirirseniz, yaşam tarzınız değişir” ifadelerini kullanan Edil, “Enerji sarf etmek için uğraş vermek zorundayız” diye konuştu.
Psikiyatri Uzmanı Dr. Edil, teknolojinin insan hayatına getirdiği kolaylıklar kadar hareketsizliğe de zemin hazırladığını sözlerine ekledi.●Kurtuluş
YORUMLAR