AFYON DEVLET HASTANESİ ve YAŞANANLAR
Değerli okurlarımız; bugün sizlere Afyon Devlet Hastanelerinde neler oluyor enine boyuna analiz ederek bilgilerinize sunacağım. Özellikle bir telefonla, bir selamla işleri görüldüğü için hastane hakkında methiyeler düzenleyenlerin bu paylaşımı okumalarını isterim. Çünkü hastane onların gördüğü gibi değildir. Hastane çalışanları aşağıda anlatacağım nedenlerden dolayı sıkıntılı ve huzursuzdur. Ancak kurum dışarıya toz pembe gösterilmek istenmektedir. Ancak durum öyle değildir.
Sene başında eski genel sekreterin süre bitiminde kendisi ile tekrar sözleşme yapılmamış yerine yeni bir atama ile Uzm. Dr. Murat Çağlayan Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri olarak atanmıştır. Devletimizin tasarrufudur saygı duymak gerek. Genel Sekreter Afyon’a gelirken Eskişehir’den birde mali işlere bakacak görevli getirmiştir. Bu oluşum dışa vurulmasa da daha ilk günden kurumda rahatsızlık yaratmıştır. Afyon’da bu işi yapacak eleman yok mudur da Genel Sekreter böyle bir atamayı yapmıştır? Bu davranış Afyon Sağlık çalışanları için bir hakaret değil midir?
GENEL SEKRETERLİĞİN HASTANEDE OLMASI RAHATSIZLIK NEDENİ
İkinci ve çarpıcı bir konu daha vardır; Genel Sekreter’in hizmet binası! Merhum Ayhan Erenoğlu ve Fikret Başkan da aynı Dr. Murat Çağlayan gibi hizmet binası olarak Devlet Hastanesinin bir bölümünü seçmişlerdir. Bu uygulama baştan sona yanlıştır. Türkiye’nin birçok yerinde Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği ayrı bir binada ikamet ederek görevini yürütmektedir. Afyon’da ise bu hizmet hastanenin bir bölümü işgal edilerek buradan verilmektedir. Bu uygulama kurum çalışanlarını ciddi ciddi rahatsız etmektedir. Çünkü kurumda ikamet eden Genel Sekreter Demoklesin Kılıcı gibi Hastane çalışanlarının tepesindedir. Hastanenin yeteri kadar yöneticisi varken Genel Sekreterin de Hastanede kalarak birçok şeye müdahil olması hastaneyi yönetenler ve çalışanlarca hiç hoş karşılanmamaktadır. Genel Sekreter sabahleyin Poliklinikleri dolaşıp muayenelerin başlayıp başlamadığına bakıyormuş. Bunu poliklinik çalışanları dillendiriyorlar. Bu görev hastane yönetiminindir. Genel Sekreterin değil. Durum böyle olunca hastanede çift başlılık ortaya çıkmıyor mu? Bu verdiğim örnek gibi o kadar çok müdahale var ki hastane yönetiminin işlerine! Burada yatan ana tema; ben her şeyi bilirim kurgusudur. Peki hastane yöneticileri onun bildiklerini bilmiyorlar mı? Her hastane görevlisinin her şeyi bilen olması için mutlaka Eskişehir ve Karabük’ten mi getirilmesi gerek? Buradaki çarpıklığın giderilmesi, hastane çalışanlarının huzuru için Genel Sekreterlik hizmet binasının mutlaka Hastane dışında bir yere taşınması gerek. Akıl verecek değilim ama bu eski hastanenin bir bölümü olabileceği gibi kiralanan yeni bir bina da olabilir. Hastanenin Genel Sekreterlik baskısından kurtulması gerek.
HASTANENİN BAŞTABİPSİZ OLUŞU AYRI BİR HANDİKAPTIR
Hastane neredeyse 5 aydır Başhekimsizdir. Yerine muavinlerden birisi bakmaktadır. Edindiğim bilgilere göre o da Genel Sekreterin her şeye müdahil olması nedeniyle gerçek hizmetini verememektedir. Hastane çalışanlarının iddialarına göre Dr. Bozca daha fazla faydalı olmayı düşünse de Genel Sekreterin aynı binada hizmet veriyor olması bu düşüncelerinin önündeki en büyük engeldir. Çünkü hastanede her an her şeye müdahale eden bir Genel Sekreter vardır. Aslında Genel Sekreter nasıl Eskişehir’den ithal bir görevli getirmişse, Baştabip’liğe de Karabük’ten bir arkadaşını oldu bitti ile getirmek istemiş ancak siyasi irade buna müsaade etmemiştir. Demem o ki Hastanenin Baştabipsiz oluşu ayrı bir handikaptır. Tabi bu arada Genel Sekreter Baştabip Muavini Öznur Demirpençe Duman’ın bu ünvanınıda elinden almış, bu evladımız harcanırken siyasilerimiz de seyretmişlerdir. Tabii bu konu öyle 3-5 kelime ile geçiştirilecek bir konu değil. Dr. Öznur’un neden görevden alındığı bizce malum. İnşallah ilerde bu konu ile de ilgili bir açıklamam olacak.
BİAT ETMEYENLER KENDİ SONUNU HAZIRLIYOR
İdari konularda Genel Sekreterin olurları ile göreve getirilen Uzm. Dr. Hüseyin Atlı ile yine Uzm. Dr. Mehmet Duran’ın atamaları bana göre doğrudur, yerinde ve zamanında yapılan atamalardır. Doğru bir tanedir, bizlerde elbette doğru yapılan bir işlemi eğri diye topluma yansıtamayız. Buraya kadar her şey güzel. Bu atamaların sonrasında ben bir yazımda kimlerin yeni atamalarla kimlerin yerine geleceklerini yazmıştım. Bunlardan ikisi (Hastane Müdürü ve Başhemşire atamaları) bugün itibariyle gerçekleşti. Ben öncelikle Müdür Mustafa Yılmaz atamasına değineceğim; M. Yılmaz SİYO (Sağlık İdaresi Yüksek Okulu) mezunu olup en az 30 küsur yıllık bir tecrübeye sahiptir. Kendisini yakın tanırım, o’na kanunsuz hiçbir işi yaptıramazsınız. İddia ediyorum Türkiye’de Sağlık Mevzuatını iyi bilen 5 kişiden biridir. Yağcılık ve yalakalık nedir bilmez, Allah’tan başkada kimseye biat etmez. Diş Hastanesine takılacak birkaç aydınlatma lambası için Genel Sekreter’e hayır dediği için görevinden alınmıştır. Kaldı ki Diş Hastanesinin meseleleri Mustafa Yılmaz’ın görev alanı içinde değildir. Genel Sekreter’e “hayır” deyip biat etmemekle kendi sonunu hazırlamıştır.
MEDİKALCİLERİN KANKASI, 5 YILDIZLI OTELLERİN MÜDAVİMİ
Peki, Genel Sekreter onun yerine kimi getirmiştir? Bir laboratuvar teknisyenini. Evet yanlış anlamadınız Genel Sekreterin göreve getirdiği ve Mustafa Yılmaz’ı harcadığı kişi laboratuvar Teknisyeni. Vatana , millete hayırlı uğurlu olsun. Başhemşire ataması ise beklenen bir değişiklikti. Yerine getirilen kardeşimiz Afyon’umuzun eşrafından bir abimizin gelinidir. Ha bana sorarsanız bu atama da Duran ve Atlı ataması gibi yerinde bir atamadır.
Peki atamalar bittimi? Hayır bitmedi Ağustos ayının ilk yarısı yine atamalara ve kızaklara hazır. Hastane idari Müdürü İlhan Aslan görevinden alınacak ve yerine medikalcilerin kankası, Akdeniz’deki 5 yıldızlı otellerin müdavimi bir kardeşimiz gelecek. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun. İlhan Aslan ile hayatımda hiç karşılaşmadım, hiç de konuşmuşluğum yok. Ancak araştırmalarımda son derece dürüst, işini seven beyefendi ve inançları olan bir insan. Bu bir harcama değil de nedir? Dürüst olmanın bedeli bu mu olmalı?
DÜRÜST ÇALIŞMAK SUÇ MU?
Gelelim son harcanacak kardeşimize.. Harcanacak diyorum, neden böyle bir ifade kullandığımı okuyunca anlayacaksınız. Bu kişi Müdür Muavini Bayram Uçan. Bayram eski hastanede birlikte çalıştığımız son derece dürüst, amirlerine saygılı, verilen görevleri harfiyen yapan biridir. Yememiş, içmemiş bin bir zorluklarla oğlunu okutmuş doktor yapmıştır. Hastanede tüm çalışanlarca sevilmektedir. Güler yüzü ve sabrı ise ayrı bir özelliğidir. Şimdi giyotinin ağzında Bayram var. Onun da boynunu koparacaklar. Neymiş efendim Bayram’ın baktığı personel şube kaldırılacakmış, bu nedenle de Bayram’ın müdür muavinliği kaldırılıp ‘araştırmacı’ yapılacakmış. Güler misiniz ağlar mısınız? Bayram sadece personele bakmıyor ki, en az 6 birimden sorumlu Müdür Muavinidir. Onun için de İlhan Aslan için sorduğum soruyu soracağım: Dürüst çalışmak suç mu?
YAZDIKLARIMIZ SİZİ KIZDIRMIŞ OLABİLİR
Sayın Genel Sekreterim; duydum ki Hastane ve sizinle ilgili yazdığım yazılardan dolayı rahatsızmışsınız. Doğrudur, siz kendinize biat edilmesini isteyen bir yapıda olduğunuz için bizim yazdıklarımız sizi kızdırmış olabilir. Ancak unutmayın ben Afyonluyum ve de eski bir sağlıkçıyım. Gerek Afyon’a, gerekse ülkeme Sağlık ve Spor konularında azımsanmayacak hizmetlerim oldu. Dolayısıyla sağlıkla ilgili gelişmeleri hem takip etmek, hem de kamuya yansıtmak görevimdir. Onun için kızmaya hakkınız yok. Sizin kişiliğinizle ilgili bir söylemim yok. Ben icraatlarınızı yansıtıyorum.
Sayın Genel Sekreterim madem birçok konuyu huzurlarınıza getirdim son birkaç konuyu da aktarayım ister cevaplayın, isterseniz cevaplamayın. Orası sizin bileceğiniz şey.
İŞTE İDDİA EDİLEN SORULARDAN BAZILARI
1- Birkaç gün önce görüştüğüm bir ilçenin beyefendi bir baştabibi size kendisinin ve diğer ilçe baştabiplerinin herhangi bir konu için telefon açmaya çekindiklerini ifade etti. Amir memur anlayışında olan bu telefon görüşmelerinde sizin son derece sinirli ve kırıcı bir üslup kullandığınız ifade edildi ve “Telefon açmaya çekiniyoruz” denildi. Doğru mudur?
2- Hastanede iddia edilen ve her yerde konuşulan bir konu var. Dikkat edin “iddia edilen” diyorum. Hatta konuyu yayan ve dillendiren kişi hakkında da bir ip ucu vereyim; bu iddiayı dillendiren bayan iki kattan sorumlu bir hemşire. Onun iddiasına göre ; hastanede görev yapan bir temizlik işçisi yatan bir hastaya tecavüz etmiş ve tutuklanmış. Doğru mudur Sayın Genel Sekreter?
3- Yine bir temizlik işçisinin staj yapan bir öğrenciyi taciz ettiği iddiaları var. Taciz edilen öğrencinin, öğrencilerden sorumlu hemşire S.’na bilgi verdiği, yapılan Mobese incelemelerinde iddianın doğru çıktığı ve işçinin işine son verildiği ancak adliyeye intikal ettirilmediği yine iddialar arasındadır.
4- Daha önceki bir yazımda yıllar önce Hastanemize Güvenlik Görevlisi olarak alınan ve ardından memur yapılan bir kardeşimizin Sincanlı Devlet Hastanemize tarafınızdan Hastane Müdürü olarak atanacağı dedikodularının ayyuka çıktığını ve bunun ne derece doğru olduğunu sormuştum. Doğru mudur sayın Genel Sekreter? Doğru ise bu arkadaşımız bir hastaneyi yönetecek liyakate sahip midir? Aynı soruyu Afyon Devlet Hastanesine yaptığınız atama nedeniyle de soruyorum Sn. Genel Sekreter. Elinizde SİYO mezunu ve 35 yıllık bir Müdürünüz var iken bin 700 çalışanı olan bir hastaneyi laboratuvar teknisyeni ile mi yöneteceksiniz?
5- Personel şubesini kapatıyoruz diyerek yakında kızağa çekeceğiniz Bayram Uçan’ın yerine yine hastanemize yıllar önce Güvenlik görevlisi olarak alınıp memur yapılan Ş. S’nin Müdür Muavini olarak atanacağı doğru mudur?
6- Büyük bir fedakarlık göstererek poliklinikleri zaman zaman teftiş ettiğinizi ve oralardaki hemşireleri fırçaladığınızı tüm hastane biliyor. Peki hastalara kötü davranan bazı doktorlar için bir yaptırımınız olacak mı?
7- Acil servisten AMATEM’e gönderilen bir doktorunuz var. Bu doktoru tekrar acile geri çektiniz. Bu muhterem hakkında bir araştırma yaptınız mı? Daha öncesinde kendisi hakkında kaç defa soruşturma yapılıp idarece kapatıldığını biliyor musunuz? Bekliyorum bu konuda bir açıklama yapınız. Bu zatın nöbetçi olduğu gün acil çalışanlarının nasıl huzursuz olduğunu biliyor musunuz?
GÖREVİN GERÇEK SAHİPLERİNİ LÜTFEN HARCAMAYIN
Sonuç olarak Sn. Genel Sekreter! Bırakın insanları oraya buraya alıp vermeyi. Çıkın şu Devlet Hastanesinden etrafa bir bakın, sizin Afyon Devlet Hastanesinden sonra İlçe Hastaneleriniz de var. Gezin dolaşın oraların da Sağlıktan üst düzey hizmet alımları için çabalayın. Bazı kişileri geçmişlerini arayıp sormadan, bilmeden sadece birilerine şirin görünmek için liyakatleri yeterli olmadıkları halde hakkı olmayan yerlere atamayın. Görevin gerçek sahiplerini lütfen harcamayın. Unutmayın bir gün siz de, sizden öncekiler gibi Afyon’dan ayrılıp gideceksiniz. Giderken ardınızda güzel anılar bırakın. Zaten göreceksiniz; eğer bir gün ayrılırsanız, giderken bugün gözünüzü karartarak atamalarını yaptığınız şahıslardan hiç birini yanınızda göremeyeceksiniz. Çünkü onlar işleri bittiği için sizi tanımayacaklardır.
Sayın Genel sekreter siz yine bana kızmaya devam edin. Ancak yazdıklarımdan da ufak tefek istifadelerde bulunun. İnanın zarar etmezsiniz. Ve unutmayın yazdıklarım kadar kurum zarar görmesin diye yazmadıklarım var.
Hep sağlıklı olun, sağlıcakla kalın…
YORUMLAR