phishing
Orhan DURAK

Orhan DURAK

DURAKTAKİ ADAM

Bunun adı spor mu?

Yıllarca futbol oynadım. Oynadığım dönemde rakibime bir faul yapmış isem mutlaka özür dilemişimdir. Karşımda oynayanın da bir sporcu, bir insan olduğunu hep hatırlayarak oynadım. Rakiplerimiz de aynı idi… Hele ağabeylerimiz; son derece olgun ve gençlere yol gösterici idi. Yıllar geçmesine rağmen bugünkü gibi hatırlıyorum; Çimenspor-Çağlayanspor maçı… Sol bek oynuyorum, karşımda Afyon’un gelmiş geçmiş en süratli futbolcularından biri olan Hakkı Yeşilçimen (Jet Hakkı) var. Durdurmak çok zor. Bir pozisyonda bilerek düşürdüm. Fakat yaptığımın yanlış olduğunu düşünerek koşup özür diledim. Rahmetli Hakkı abi tebessümle “olur futbolda bunlar Orhan, üzülme” dedi. Yerin dibine girdim. Belki takımımı bir gol yemekten kurtardım ama yaptığım yanlıştı. Bu vesile ile de rahmetli Hakkı abi’yi de hatırlamış olduk. Mekanı cennet olsun. Onun gibiler gelmiyor artık…

Neden yazdım tüm bunları…?

Geçtiğimiz hafta Futbol İl Disiplin Kurulu kararları açıklandı. Gözlerime ve okuduklarıma inanamadım. İnsanı şok eden kararlar vardı.

Olay şu;

Afyon 1’nci Amatör Lig müsabakalarından olan Ballıkspor-Susuz Belediyespor müsabakası olaylarla dolu…!

Maç değil adeta savaş…! Ne hikmettir bilinmez bazı gençlerimiz delikanlılıklarını ispat için futbol sahalarını seçiyorlar. Taraftara, rakibe ve maçın hakemine “efe”leniyorlar. “Olur mu öyle şey?” diyeceksiniz… Oluyor işte… “Yedikleri bir halt da yok” ya. Kuru gürültü, patırtı, sporun ruhuna aykırı söylem ve sloganlar… Nereye kadar? Hakem kırmızı kartını çıkarıp “Şak” diye alnına dayayıncaya kadar. Sonrası… Boş, tiyatro… Hele bir de yaptığı işten dolayı birkaç kendini bilmez taraftarından alkışlanıyor ise değme keyfine, sözde futbolcunun…

Bakınız İl Disiplin Kurulu kararına; Müsabakadaki olaylar nedeniyle 2 oyuncu 10’ar maç, yanlış okumadınız 10’ar maç, 7 oyuncu 4’er maç, Ballıkspor 3-0 hükmen yenik sayılıyor ve adı geçen takıma 2 maç saha kapatma cezası…

Durun daha bilmedi; Sahaya giren taraftarlar var, yaralanan futbolcular var, kırmızı kar gören 9 futbolcu ve Ballıklı 2 yönetciye 83’er gün hak mahrumiyeti cezası var…!

Söyleyin Allahınızı severseniz, bunun futbol ile ne alakası var? Bunu yapanlar acaba yaptıklarından dolayı bir “utanç” duydular mı dersiniz? Olayları yapanların eline ne geçti? Vatan mı kurtardınız? Hepinize de yazıklar olsun… Futbol’un yüzkarasısınız. Yerin dibe batsın sizin yapacağınız spor ve futbol maçı… Nasıl “orgazma” ulaştınız mı? Spor yaptınız öyle mi?

Bildiğim kadarıyla İl Disiplin Kurulu Başkanı çok yakın ve sevdiğim dostum Av. Seyhan Akyol ve ekibi… Görevlerini mükemmel yaparak hak edenlere gerekli cezaları vermişler. Ancak bilmediğim için soruyorum; Sayın başkan bu gibi olayları yaratan takımların ligden ihracı gerektiren müeyyideler yok mu? Bu tür takımları ihraç etsenize de adam gibi bu spor’u yapan kardeşlerimiz kirlenmese…! Eksik olsun onların oynadığı futbol..!

 

GİDİŞ NEREYE…?

 

Sandıklıspor’da işler bir türlü iyi gitmiyor. Afyon’un profesyonel liglerindeki tek temsilcisi bu unvanını kaybedecek gibi görünüyor. Temenni etmem ancak görüntü hiç de “hoş” değil. İkinci devrenin daha ilk maçında (üstelik sahalarında) Batman Petrol’e 3-0 yenildiler. Umut pompalanan taraftarlara da hayal kırıklığı yaşattılar. Daha ilk maçta “maske düştü, kel göründü” tam bir fiyasko…

Birinci yarının son iki maçında alınan yenilgiler ve kalelerinde gördükleri 11 gol sonrası köşemde “Sandıklıspor nereye koşuyor” başlıklı bir yazı yazmıştım. Bu yazımda sezona teknik adamdan başlayarak transfer edilen futbolculara kadar bir dizi yanlışlar yapıldığını söylemiştim. Tüm bu yanlışlar yetmiyormuş gibi gerek yöneticiler gerekse teknik adamlar ligde “şampiyonluk” mücadelelerini vereceklerini dillendirip taraftara gereksiz bir “umut” vermişlerdi.

Köşemde tüm bunları yazıp arkasından da “sakın olaki devre arası gereksiz transferler yapmayın” demiştim. Mevcut kadro ve iyi bir teknik heyetle mücadeleye kalınan yerden devam edilmesi gerektiğini yazmıştım.

Ancak korktuğum oldu… Sanıyorum Teknik kadro futbolu çok iyi bilmeyen ve iyi niyetli olan yöneticileri ikna ederek birçok futbolcu transfer ettirdiler ara transferde… Üstelik bu teknik kadro medya’ya da “çok farklı bir Sandıklıspor seyrettireceğiz, seyredenler zevk alacak” gibi beyanlarda bulundular. Peki, netice; koca bir sıfır… Bilmiyorum şimdi teknik adamlar başlayacaklar; “biraz sabır gerekli, yeni gelenler uyum sorunu yaşıyorlar, yakında süper bir Sandıklıspor seyredeceğiz” gibi sözlere…

Peki ne yapmalı Sandıklıspor…?

Bir defa takımın başındaki Teknik kadronun dikkatini çekmeli, işe yaramayan “safra” pozisyonundaki sözde futbolcuları yol yakınken göndermeli ve her maça galibiyet panoları ile çıkıp Sandıklıspor’u layık olduğu yere getirmeliler…

 

YIKILACAK DİYE Mİ…?

 

“Ben söylememiş miydim” türü cümleleri kurmaktan nefret ederim. Olan olmuş veya olmamış ise “ben söylemiştim” deseniz neyi halledersiniz ki…? Bir kurumun başında olup da “Devletçi değil, aman sendeci” iseniz yapacak hiçbir şey yoktur. Siz ne yaparsanız yapın değişen bir şey olmaz…!

İki defa yazdım; Atatürk Stadı giriş kapısından otobüs terminali ve aşağısına doğru yürüyün. Bilboradların arkasındaki tel örgülerin ve direklerden bazılarının yıkıldığını, bazılarının “bel vererek” yıkılmak üzere olduğunu görürsünüz. Biraz daha yürürseniz ihata duvarına bağımlı ancak yaya kaldırımına doğru çıkıntılı yamru-yumru ve paslı demirleri görürsünüz. Kapalı spor Salonunun asfalta bakan yüzü kir ve pislik içerisindedir. Düşünün bu Salonda Türkiye’nin elit takımları final maçı oynadılar…! Ana yoldan geçen binlerce kişi saydığım görüntü kirliliğini devamlı görüyorlar…

Tabi aynı bizim gördüğümüz gibi…

Değerli okurlarımız;

Biz gazete olarak Gençlik ve Spor İl Müdürümüz eline alet, edevat alarak bunları düzeltsin demiyoruz. “Düzelttirsin” diyoruz. Çok mu zor…? Sn. Müdürün emrinde bu işleri yapacak şube müdürleri ve yeterli ekipman var… İnanın talimat versin 1 saat sürmez bu olumsuzlukların ortadan kalkması…

Sanıyorum “ben gazetelerin yazması ile iş yapmam” veya “zaten bu stad yıkılacak ne gerek var tadilata, tamirata” diye düşünüyor olmalı Sn. Müdür…

Tabi yine de büyüklerimiz her şeyin iyisini bilirler. Öyle olmasa 12 yıldır Müdürlük yapan Zeki Kuş görevden alınıp yerine şimdiki Müdürümüz atanır mıydı?

Elbette bizim bilmediğimiz şeyler vardır…

YORUMLAR

  • 0 Yorum