Yazıma başlarken kesinlikle yararlı olacağına inandığım bir konuyu okuyucularımla paylaşmak istiyorum. Afyon’un Murat 124 ile tanıştığı yıl 1972 yılıdır. Bu yıl ve öncesine baktığınızda ; ambar yolunda Kadınana türbesinden şimdiki Park Afyon’un bulunduğu alana kadar sadece 3 araç vardı. Bunlardan ilki şimdiki Japon Pazarı’nın olduğu yerde Örmeciler’e ait Thames marka bir kamyon, yine Şimdiki Ambaryolunda ki Migros’un olduğu yerde merhum Müteahhit Şükrü Birgüç’e ait 230/4 Mercedes taksi ve hemen yan tarafında ise bana ait bir 124 Murat taksi vardı. Ambar yolu küçük ve siyah parke taşı döşeli caddesi ile özellikle geceleri iyi aydınlatılmadığı için çok kasvetli idi. Şimdi ise bu cadde Afyon’un en işlek caddelerinden birisi haline geldi. O up uzun caddeye bir zamanlar 3 araç park ederken bugün park yeri bulamıyorsunuz. Nedeni ise motorlu taşıt sayısının tüm Türkiye’de olduğu gibi şehrimizde de artması.. Murat 124 ü takiben ülkemizde Renault, Opel ve Toyota gibi önemli marka araçlarda imal edilmeye başladı. Ülkemiz ve buna paralel olarak ta şehrimizde anormal bir araç trafiği oluştu. Araç sayısının artması beraberinde birçok sorunu da beraberinde getirdi.. Oto yan sanayileri kuruldu, tamirci sayısı arttı. Bu arada yolda belde kaza geçiren araçları olay mahallinden çıkaran, tamirhanelere, taşıyan çekici ve kurtarıcı esnafı oluştu.
Yazımı bu konu üzerinden ve Afyon’umuzu baz alarak yazıyorum, lütfen dikkatlice okuyunuz. Otomotiv sektörünün başını alıp gitmesi, usta tamirciler, boyacılar, kaportacılar ve diğer sanatkarları nasıl ilgilendiriyorsa buna paralel olarak çekici ve kurtarıcı esnafı da sürücüleri o denli ilgilendiriyor. Şimdi yazacaklarımı dikkatlice okuyup değerlendirin lütfen. Şu anda Afyon’da 45 civarında çekici ve kurtarıcı var. Fakat o denli garip olaylar yaşanıyor ki anlatmadan geçemeyeceğim. Olayın boyutları çok ciddi.. Bir defa Afyon merkezde görev yapan gerçek çekici ve kurtarıcı sahipleri mutlu eğiller. Şimdi çekici ve kurtarıcıları analiz edersek ; Afyon’daki çekicilerinin büyük bölümünün K belgesi, SCL belgesi, Kurtarıcı sigortası, Araçlarının fenni muayenesi yok. Bazı çekici ve kurtarıcı kullananların E sınıfı ehliyetleri yok. Ama bu kurtarıcılar kaçakta olsa işlerini yürütüyorlar. Yasaya göre bu işi yapan ancak K belgesi olmayanlar yakalandıklarında 5.500 TL ceza ödüyorlar. Yine bu işi yapanların araçlarının fenni muayeneleri yoksa ve kantarda bu foyaları ortaya çıkarsa 850 TL ceza ödemek zorunda kalıyorlar. Bu durumda olanlar şehir merkezine dağlardan ovalardan çıkarak kantara görünmeden şehre giriyorlar. Buraya kadar olan bölüm noksan evraklarla Kurtarıcı ve çekici kullananları içeriyor.
Gelelim yedi emin depolarına ! Değerli okurlarımız şu anda Afyonda otomobilleri muhafaza eden kaç yediemin deposu var bilmiyorum. Ancak sayılarının bir hayli fazla olduğunu duydum. Fakat duyduklarım beni son derece rahatsız etti. Yolda kalan, kaza geçiren ve çekicilerle olay mahallinden getirilen araçların hangi yediemin deposuna koyulacağına kimler karar veriyor.? Yediemin deposu olanlar nöbet tutuyorlar mı? tutuyorlarsa bu nöbetleri kim hangi yetki ile organize ediyor ve bu nöbetler neyin nöbeti ? Sürücü getirdiği aracı sözde nöbetçi olan depoya değil de bir başka depoya götürürse neler yaşıyor ? Araçların hangi depoya gitmesi gerektiğini kim organize ediyor ? Bütün bunları birkaç gün içinde ayrıca açıklayacağım. Çok iyi biliyorum bu konuyu gündeme getirerek bir yerde arı kovanına çomak sokmuş olacağım.
Kalın Sağlıcakla
YORUMLAR