ÇEVRE İL MÜDÜRLÜĞÜ..
Çok kimsenin bu birimi bildiğini sanmıyorum.Ancak burayla ilgili bir işleri olduğu zaman birimi tanıyorlar.Benimde önceki yıl adı geçen birimle “Tıbbi Atık” konusu ile ilgili bir sorunum olmuş birkaç kez gidip gelmiştim.O nedenle de bu birimle ilgili bilgi edinmiştim.
F.A isimli bir vatandaşımız kira yardımı almak için geçtiğimiz günlerde sabahleyin kuruma gider ve oradaki görevliye durumu anlatarak kiminle görüşeceğini sorar. Görevli bu vatandaşımıza “o işlere K…. Bey bakıyor, herhalde öğleden sonra gelir” der. O sırada saat sabah 10.30’dur. F.A belki gelir ümidi ile öğleye kadar K…. Beyi bekler. Ancak görevli memur gelmez ve hizmetlinin söylediği gibi öğleden sonra saat14.00’te gelir.
İŞİN OLDUĞUNDA ÖĞLEDEN SONRA GEL
Vatandaşı dinler ve “Nüfus idaresine gidip eski oturduğun yerle ilgili belge getireceksin” der. F.A ilçeye döner ancak tekrar Çevre İl Müdürlüğüne dönecek zaman kalmaz akşam olur. Mecburen ertesi sabah gider ancak görevli K…. Bey yine yoktur. Yine hizmetliye sorar, aldığı cevap, “Kardeşim sen burada işin olduğu zaman öğleden sonra gel, bunlar sabahları ya geç gelirler ya da öğleden sonra gelirler” der. F.A çaresiz yine öğleden sonrayı bekler. K…. Bey yine saat 14.00 civarı gelir ve istediği evrakları inceler ve “Şimdi de nüfustan yeni oturduğun adres ile ilgili evrakı getir” der. F.A çılgına döner ve görevli memura, “Be kardeşim dün söyleseydin de iki evrakı birlikte getirseydim olmaz mıydı” diye sorar.
K…. BEY İŞİNE SAAT 14.00’TE GELİR
Memur, “Kardeşim sinirlenme, ilçeye gitmene gerek yok ,Afyon Nüfus İdaresinden de bu belgeleri alabilirsin” der. F.A iyice delirir ve “Yahu memur bey madem Afyon’dan da oluyordu neden beni ilçeye gönderdin” der.. Ne yapsın F.A ? Kuzu kuzu tekrar şehre çıkarak istenilen evrakları yaptırır döner, ancak K…. Bey çoktan ayrılmıştır yerinden. Evraklar yine yetişmez ve ertesi güne kalır. F.A artık akıllanmıştır bu sefer sabah gelmez ve 13.30’da gelir sadece yarım saat bekler ve K…. Bey 14.00’te gelir ve işlemler tamamlanır.
Şimdi bu mağdur olan vatandaş adına kurum müdürüne soruyorum: Yazık değil mi bu vatandaşa? 15 dakikalık bir iş için 3 gün gelip gidiyor kurumunuza.. Aslında sayın müdür siz bu vatandaşı tanıyorsunuz.. Hani binaya girmek için yağıştan göl olan bahçeden geçemeyip duvardan atlayan vatandaş bu F.A.. Hani makamınıza alıp yatıştırdığınız vatandaş..
Müdür bey gerek F.A’nın ifadelerinden, gerekse hizmetli personelinizin F.A’ya anlattıklarından son derece iyi niyetli birisi olduğunuz anlaşılıyor. Ancak öğrendiklerim son derece sıkıntılı.. Çalışan personelinizin çoğu mesaiye saat 10.30’dan önce gelmiyor..
BAZI MEMURLAR UTANMASA MESAİYE BİLE GELMEYECEK
Birbirlerini çok da iyi idare ediyorlar. Bir kısmı ise utanmasa hiç gelmeyecek ama şöyle bir görüneyim diye öğleden sonraları uğruyor. Peki kurumda işi olan vatandaşlar ne yapacak? Bir defa şehir merkezine uzak olan müdürlüğünüze özel aracı olmayan vatandaşların gelip gitmesi bir sorun. Geldiğinde ilgili personeli bulamaması ise ayrı bir sorun. Hani ben diyorum ki personeli uyarsanız da görevlerine zamanında gelip gitseler.. Taa ilçelerden, köylerden gelip gidenler de rezil kepaze olmasa.. Unutmayın onlarda bizim insanımız. Sizin aşırı iyi niyetli oluşunuz anladığıma göre istismar ediliyor. Eski bir kamu görevlisiyim Sn. Müdür.. Aşırı iyi niyetiniz sonra sizin başınızı ağrıtır..
SİNCANLI KIRKA KÖYÜ İMAMI NASILSINIZ ?
Değerli Kurtuluş okurları.. Lütfen bu yazıyı dikkatlice okuyun.. Yazıda Ülkemizin trajikomik gerçeklerinden bir kesit bulacaksınız. Ardından da hem gülecek hem de düşüneceksiniz.
Sincanlı’nın Kırka kasabasının Fahri Baş isimli bir imamı vardır. İmam 60 yaşındadır. Cemaat ile sohbetlerinde “Emekliliğime 5 yıl kaldı, 65 yaşıma kadar buradayım” der.. Bu ifadenin altında yatan gerçek ise kasaba halkına göre “Ne yaparsanız yapın ben 5 sene daha Kırka’dayım” gerçeğidir.
Kırka kasabasının merkezdeki camisi bir sistemle aynı zamanda Sincanlı Merkez Paşa camisine bağlıdır. Kırka’daki camide bulunan fiş hoca tarafından prize takılırsa Kırka halkı Sincanlıda okunan Ezanı sanki Kırka’da ezan okunuyormuş gibi dinleyebilmektedir. Fahri Hoca, bazen ezanı kendisi okumakta, çoğu kez de fişi takarak Sincanlı’da okunan ezanı Kırka halkına duyurmaktadır. Fahri Hoca ramazan ayı gireli ise iftar saatlerinde genellikle fişi takıp Sincanlı’da okunan ezanı dinletmekte, insanlarda ona göre oruçlarını açmaktadırlar.
HOCA FİŞİ TAKMAYI UNUTUNCA
Değerli okurlarımız sistemin iyi veya kötü oluşu tartışılabilir. Ancak benim üzerinde durduğum o değil.. 1 Haziran 2017 günü Kırka’da yaşanan ve sebebi Fahri Hoca olan olay.. Hoca o gün fişi takmadan evine gider, ancak fişi taktığını zannetmektedir. Sincanlı’da okunacak akşam ezanı ile Kırka halkı da orucunu açacaktır. İftar saati gelir ne Sincanlı’nın ezanı, ne de Fahri Hocanın kasabada okuyacağı ezanın sesi yoktur. Kasaba halkı huzursuzdur. Ezan sesi duymadan orucunu açmak istememektedir. ‘Orucumuz boşa gider’ diye korkmaktadırlar. Fahri hoca ise nasıl olsa fişi taktım diye rahattır ve orucunu açmıştır. Nihayet saat 20.40 civarı kasaba halkı bir terslik var bu işte diye oruçlarını açarlar. Teravih namazına gelen cemaat hocaya “Neden ezan okunmadı” diye çıkışırlar. Hoca gayet rahat bir biçimde, “Fişi takmayı unutmuşum ne olmuş yani” der ve devam eder: “Benim adım Hıdır elimden gelen budur.” Yorum sizlere ait..
NE UTANMAZ İNSANSIN SEN..!
Biz Afyon’umuzun pırıl pırıl örnek bir şehir olmasını düşlüyor ve istiyoruz. Hatta çoğu kez Belediye’mizi de acımasızca eleştiriyoruz. Ama Allah var çoğu kez de insanlarımızın temiz bir kent oluşumuna katkılarının olması gerektiğini de vurguluyoruz.. Bu anlamda da “İnsanlarımız da şehrimizi temiz tutmalıdırlar” diyoruz.
3 Haziran 2017 Cumartesi sabah saat 08.30.. Evimin balkonundan bir şey dikkatimi çekti ve takibe koyuldum.. Diş Fakültesi Hastanesi’nin karayolları tarafına bakan yan tarafındaki kapısının karşısında Değirmen Ayvalı Taşımacılık’a ait 03 VU 488 plakalı otobüs yanaşmış ve aracın görevlisi temizlik yapıyor. Görevli aracın içinde ne kadar pislik varsa oraya atıp hiçbir şey olmamış gibi çekip gitti. Onun attığı pislikleri biraz sonra Afyon Belediyesi’ne ait bir görevli gelip temizledi. Şimdi buradan o otobüsü temizleyen görevliye soruyorum: Sen insan mısın? Aynı şeyi senin kapının önüne gelip yapsalar tepkin ne olur? Afyon Belediyesi senin pislediğin pisliği temizlemek zorunda mı?
YORUMLAR