DAMARDI SOKAK. .
Bugün ülkemizin hangi iline gitseniz mutlaka tarihi eserlerin restorasyonu ile kentsel dönüşüm konularının tartışılır olduğunu göreceksiniz. Tüm iller artık turizmin bir ile sağlayacağı ekonomik katkıyı çok iyi biliyorlar. Bu nedenle de Başta Belediye olmak üzere her ilin STK’ları (sivil toplum kuruluşları) bütün dinamiklerini harekete geçirerek Turizimden aslan payını kapmaya çalışmaktadırlar. Bu nedenle de illerde eski binaların Restarasyonu ile Kentsel dönüşüme çok önem verilmektedir. Kentsel dönüşümlerde belediyeler ile bina sahipleri arasında çoğu kez uzlaşma sağlanamamaktadır. Belediye başkanımız Burhanettin Çoban bu konuya zaman zaman açıklık getirmiş ve bina sahiplerinin akıl almaz istekleri nedeniyle çok büyük sıkıntılar yaşadıklarını ifade etmiştir.
En büyük sıkıntının ise yıkılacak veya kentsel dönüşüm alanı için değerlendirilecek bölgede “50-60 metrekare arsa payı olan bile karşılık olarak bir daire istiyor, bunun içinden çıkmak mümkün değildir” demektedir.
Başkan devamla, “Kentsel dönüşüm için harcanan paralar devletçe karşılanmakta gönderilen para nispetinde dönüşümler yapmaktayız” diyor. Restorasyon çalışmalarında da aynı hassasiyeti gösterdiklerini ifade eden Sn. Çoban “Afyon’umuzu daha ileriye taşımak için elimizden gelenin en iyisini yapmanın gayretindeyiz” diyor ve ilave ediyor: “Bütün bunları yaparken yeni Karaman Mahalleleri yaratmayacağız.” Çok da doğru söylemektedir.
YENİ KARAMAN MAHALLELERİ YARATILMAMALI
Sevgili Kurtuluş okurları… Yukarıdaki satırları yazarken eski Afyon aklıma geldi. Nasıl kalenin eteklerini, Çavuşbaş mahallesini “eski Afyon” olarak dillendiriyorsak, eski Karaman Mahallesini de aynı şekilde eski Afyon’un bir parçası olarak niteleyebiliriz. Sayın Çoban da “Yeni Karaman mahalleleri yaratmayacağız” derken, tarihi bir geçmişe sahip mahallenin yerle bir edilip yerine çok katlı modern binalar yapılarak “taş yığını” haline getirilişine parmak basmaktadır. Yıkılan bu tarihi mahalle eski yapı binaları, sokak çeşmeleri, çıkmaz sokakları ve insanları ile buram, buram tarih kokmakta idi. Şimdi aramızda olmayan o dönemin belediye başkanı merhum Erdal Akar ne düşündü bilemiyorum bugünkü Karaman Mahallesinin mimarı oldu. Gerçek Karaman Mahallesi, Karaman Camisinin yan tarafındaki çeşmenin karşısındaki Damardı Sokak dediğimiz dar ve Merkez Ortaokuluna kadar uzanan bölümdü. Damardı Sokağın iki de çıkmaz sokağı vardı. Adları ise Damardı Çıkmaz Sokağı 1 ve 2 gibi. O sokakta bulunanlar bir evin içindeki insanlar gibi birbirleri ile kaynaşmış aile topluluklarıydı. Şimdi o tarihi mekandan geriye kalan Karaman Camisi var. Bir tarih yok oldu gitti. İnşallah bundan sonra daha duyarlı olur tarihe mal olmuş mekanlarımıza sahip çıkarız.
ESKİ DEVLET HASTANESİ VE KAPILARI..
Birkaç ay önce yazdığım bir köşe yazısında eski Devlet Hastanesi’nin kapılarının neden AVM’ler gibi kepenklerle kapandığını sormuştum ve devamla “Güzelim hastanede bir görüntü kirliliği yarattınız” demiştim. O tespitlerim yetmiyor gibi hastanenin iki tarafındaki kapıların yanına sanki küfür eder gibi hangi amaca yönelik olduğunu bilmediğim iki ucube yapı daha oluşturuldu. Bunlara “dur” diyen de yok.. Bakalım o güzelim tarihi binaya daha daha neler yapacaklar. Bekleyelim görelim. Büyüklerimiz her şeyin daha iyisini güzelini bilirler. Vardır elbette bir bildikleri. Bir gün poliklinik kapılarını ördükleri gibi o kepenk yapılan kapıları da tuğla ile örerlerse şaşmayın. Dedim ya elbette bir bildikleri vardır. !
YORUMLAR