DAVULUN SESİ !
Değerli okurlarımız önceki gün köşemden CHP İl Başkanı sayın Dr. Kemal demirkırkan’a seslenerek Millet Vekili Seçimleri için adaylığını açıklamasını istemiştim.Bunu yazarken daha seçimlere çok zaman var söylemini hiç hesaba bile katmadım.Burası Türkiye ! Yarın bir baskın seçim olmayacağını kimse garanti edemez. Uyanık ve şimdiden olası bir seçime hazırlıklı olmak gerek. Yine bunun içinde seçimden beklentisi olanların kartlarını açık oynamalı diyorum. Kim neye aday ise çıkıp aslanlar gibi bu konumunu bir açıklama ile kamuya yansıtmalıdır. Ben istemem yan cebime koy sevdasından vaz geçilmeli. Kapalı kapılar ardında yapılan kulisler partiye zarar verir.
HERKES ETEĞİNDEKİ TAŞI DÖKSÜN
Önceki günkü yazımda belirttiğim gibi bu seçimlerde M. Vekili sayısı 600 e çıkıyor.Bu oluşum ise bazı arkadaşlarımızın iştahını kabartıyor. Ah bir m. vekili olabilsem diye iç geçiren aday adaylarının bunu açık açık dillendirmesi gerek. Yoksa birileri size Seni vekilimiz yapalım mı diye sormazlar. Demem o ki lütfen açık olun,partililer kim nerede çalışıyor,kimle dirsek temasında biliyorlar. Bu nedenle herkes eteğindeki taşı döksün şimdiden yarın seçim varmış gibi hazırlıklara başlasın. Ama önce muhteremler kendilerini bir açıklasınlar da bizlerde bilelim.
ÇAY ve SAAT KULESİ !
Yazılarımı takip edenler bilirler ; yaptığı menfi bir hareket dolayısıyla eleştirdiğim bir kimseyi ertesi gün yaptığı olumlu bir iş nedeniylede tebrik ederim.Şunu demek istiyorum ; benim hiç kimseyle bir alıp veremediğim yok,o nedenle de eleştirdiğim birini ertesi günü yaptığı müspet bir eylem nedeniylede göklere çıkarırım. Aynı Çay ilçemizle ilgili yazıp çizdiklerim gibi. Son dönemlerde Çay Belediye Başkanımızı bayağı eleştirdim. Benim anlayışıma göre tenkit ve eleştiriler iyi algılandığı zaman iyiyi ve doğruyu getirir. Çay Belediye Başkanını ne tanırım nede bilirim,bir defa konuşmuşluğumuz yoktur. Kişisel bir meselem de olmadığına göre Sayın Başkan’ın benim eleştirilerimden rahatsız olmaması gerekirdi.Ancak Sayın Başkan Gazetemizin patronunu arayarak neler söyledi ben hepsini biliyorum. Sadece güldüm geçtim. Ben sayın başkanın gördüğüm eksiklikleri deşifre ettiğim için bana teşekkür etmesini beklerdim. Neticede ben Sayın Başkandan benim talebelik yıllarımın Çay’ını istedim,saptadığım eksiklikleri yansıttım. Bunda bu kadar alınacak ne var anlamadım. Açık söyleyeyim Başkanım ben Çay’a aşık biriyim.Allah vergisi tabiat güzelliği olan “yeşil Çay’ın” daha da güzel olmasını talep etmek çok mu kötü sayın başkan. Unutmayın ben Çay’dan evliyim ve Çağlayan Spor’un o efsane kadrosunda 20 yıla yakın futbol oynadım ve Çay’da da gerçekten çok yakın arkadaşları olan ve sevilen biriyim.
ÇAY’A ÇOK YAKIŞMIŞ
Neyse gelelim bugün bu yazıyı neden kaleme aldığıma ; her ne kadar dört yola yaptığınız saat kulesine karşı olup bu konuda sizi eleştirmişsemde son halini beğendim.Dört yolun çok kaliteli bir asfalt ile kaplanması ve çevre düzenlemesi ile ilgili çalışmalar ilçenin çehresini değiştirmiş.Bu konuda sizi tebrik etmek zorundayım.Neden ? Kaliteli bir hizmet verilmiş ve de Çay’a çok yakışmış.
UNUTMAYIN 1 TANE ÇAY VAR
Sayın Başkan demek ki isteyince oluyor,o zaman sizden bir isteğim olacak ; lütfen şehir merkezinden Çağlayan Parkına giden yolların kaliteli ve temiz olmasını,ayrıca Çağlayan Parkının özellikle tertemiz olması için gerekenlerin yapılmasını sağlayın. Şu birkaç kalemlik talebimi vereceğiniz birkaç talimatla yaptıracağınızı biliyor ve bekliyorum. Unutmayın 1 tane Çay var ,ona da gereken değeri verelim. Belki de duymuşsunuzdur beni yakından tanıyanlar bilirler ben Çay’a yalancı cennet derim. Öyledir de.Yeter ki ona hakkı olan değeri verelim.Sizden ayrıca çok özel bir ricam olacak ; siz bana yine kızın ancak şu Çağlayan Spor’u bizim dönemimiz gibi bütün Türkiye’de tanınan bir takım haline getirin.Talep ettiğiniz her platformda Çağlayan Spor için yapılması gereken konularda hizmete hazırım.Yeter ki isteyin.
YORUMLAR