DEFALARCA YAZDIM
Yıllar önce idi.. Yakın bir köye sünnet, yapmaya gitmiştim. Köyün imamı da orada idi, sohbetimiz de oldu. İşimizi bitirdik tam ayrılıyorduk ki İmam efendi bana hitaben “Toktur bey fazla varsa bana birkaç tane morfin verir misin?” dedi. Önce bir durakladım ardından da “Hocam bizde morfin olmaz” dedim. O ise köylülerin yanında sanki kendisinden birkaç morfini esirgiyormuşum gibi bir havaya girerek “Biraz evvel çocuklara sünnet için yaptın ya gördüm birkaç tane daha vardı” dedi.
DİŞ ÇEKİMİ İÇİN MORFİN?
Şimdi anlamıştım; hocam benden sünnette kullandığım lokal anestezik madde olan Jetokain ampulden istiyordu. Kendisine, “Hocam şimdi anladım ne istediğini, bizlerde morfin olmaz, morfin öyle ulu orta yerlerde, hele hele sünnette falan hiç kullanılmaz” dedim. Hoca biraz bozulur gibi olmuştu ama hala benden ısrarla Jetokain ampul istiyordu. Bunun üzerine ona göre morfin, bana göre lokal anestezik madde olan ampulü, “Neden istiyorsun” diye sordum.. Hoca bana kendisinin 20 yıldır diş çektiğini ve bu ilacı diş çekimlerinde insanlar ağrı duymasınlar diye ağızlarına yaptığını söyledi.. Dondum kaldım ve kendisine “Hocam ben veremem, maddi değeri çok ucuz ancak yaptığın kişiye dokunabilir başına iş alırsın” dedim. Hoca biliyorum bana kızmıştı cevap vermeden yürüdü gitti.
DOKTORLAR BİR ŞEYDEN ANLAMAZ MI?
Değerli okuyucularım; yıllardır söylediğim bir söz vardır burada, o sözü müsaadelerinizle yine söyliyeceğim: Türkiye’de en fazla istismar edilen meslek dalı sağlıktır. Yalan mı? Afyon’umuzu baz alırsak; aktarlar akşama kadar vatandaşlara tedavi amaçlı ot, çöp veriyorlar. Hasta tedavi eder gibi hangi bitkiden kaç fiske, hangi bitkiden kaç tutam kullanacaklarını söylüyorlar. Bu yetmiyormuş gibi bazı eczanelerde bu bitki işine bulaştılar, reçete ile gelen hastalara “Reçeteyi boş ver, ben sana seni hemen ayağa kaldıracak bitki karışımı vereyim” diyorlar. Dikkat ederseniz “bazı eczaneler” ifadesini kullandım. Ancak ne hikmettir bilinmez defalarca yazdığım bu konu ile ilgili bir değişiklik olmadı. Aktarlar yine hasta tedavi etmeye devam ediyorlar. Onlar da tıp doktorlarını dillerine dolamışlar ve hala hangi cesaretle bilmiyorum “Onlar bir şeyden anlamıyorlar” diyebiliyorlar.!
ALAN RAZIYMIŞ, SATAN RAZIYMIŞ.!
Peki, esas görevleri doktorların yazdığı reçeteleri hastalarına vermekle mükellef olan o bazı eczaneler hala reçete yerine bitki vermeye devam ediyorlar, bunlara ne demeli? İnsan sağlığı bu kadar mı ucuz? Bütün bunları bir yana bırakalım bir hastaneden hizmetli olarak emekli olmuş ve şu anda muhtar olarak görev yapan şahsın B.Kalecik, K.Kalecik ve civarındaki köylerde yasak olmasına rağmen şakır şakır sünnet yaptığı iddia ediliyor, bunlara ne demeli? Daha önce o bazı ve malum eczanelerle ilgili yazdığım yazılar nedeniyle tehdit boyutunda eleştiriler aldım… “Neden yazıyormuşum?” Alan razıymış, satan razıymış.!
BİR FİSKE OTUN FİYATI NE KADAR?
“Bitki satışları sadece Afyon’da mı oluyormuş? Türkiye’nin her tarafında satılıyormuş.. “Bu işleri fazla karıştırmamam gerekiyormuş. Gerek aktarların gerekse o bazı eczanelerin ifade ve iddia ettikleri “insanlarımız bitkilerden şifa buluyor” söylemi insan sağlığı ile ne derece doğru orantılı bilmiyorum. Bir fiske denilen otun, çöpün burada fiyatından bahsetmeyeceğim. Çünkü inanmayacaksınız biliyorum. İnansanız bile söylenen fahiş fiyatlar dudaklarınızı uçuklatacak cinstendir. Ne bileyim insanın böyle başa böyle tarak diyesi geliyor. Bütün bunlar bir gün düzelir inşallah? Biz yazmaya devam edeceğiz.
YORUMLAR