DOKTOR YUSUF GÖKÇE ve YORUMU
14 Mayıs 2017 günü köşemde “İhsaniye bunları hak etmiyor” başlıklı bir yazı yazarak hastanede olanları yansıtmıştım. Dr. Yusuf Gökçe yazımdan sonra bir yorum göndererek benim “asılsız iddialarda bulunduğumu” belirterek kastımın ne olduğunu anlamadığını ifade etmiştir. Üstelik bana, şu şekilde yazsaydınız daha iyi olurdu gibi akıl vermeye kalkmıştır.
Sayın Gökçe; sizi tanımam bilmem, hiçbir kastım da olamaz. Bir insanın tanımadığı insana ne kastı olabilir ki? Bana nasıl yazacağım hakkında akıl vermeye kalkmışsınız ve yazdığım yazının sorumlu gazetecilik anlayışına ters düştüğünü ifade etmişsiniz.
SİZİNLE İLGİLİ O KADAR ÇOK ŞİKAYET VAR Kİ
Sayın Gökçe; sorumlu gazetecilik anlayışım nedeniyle yazdığımdan çok fazla yazmadığım o kadar çok şey var ki? Aslında sizleri incitmek istemedim. Gerek hastane gerekse sizinle ilgili o kadar çok şikayet var ki.. Zamanı gelince onları da yazacağım. İhsaniye’ye fabrika yapılması hususunda yazacağım yazılar için verdiğiniz akla da teşekkür ederim. Haa! Yeşilay başkanı olarak ilçeye sosyal sorumluluk anlayışı içinde hizmetler verdiğinizi yazmışsınız. Çok duygulandım. Allah sizden razı olsun. İlçe halkı mutlaka fikirlerinizden ve çalışmalarınızdan feyz almıştır. Zaten ben bildim bileli İhsaniye’nin en büyük eksikliği “Yeşilay Başkanlığı” idi. Çok ulvi bir görevi üstlenmişsiniz sizi tebrik ediyorum. Görüşmek üzere hoşça kalın.
ÇOCUKLARIMIZA NELER YEDİRİYORUZ ?
Hep aklıma gelir.. Samsun Askeri Hastanesinde vatani görevimi yapıyorum. Samsun’a gidenler bilirler, halkın en fazla itibar ettiği cadde Mecidiye Caddesidir. Halk arasında ‘Küçük Beyoğlu diye adlandırılır. Lüks mağazalarla donatılı bir caddedir. O yıllarda Pontus Rumlarından kalan tarihi bina Asker Hastanesi idi ve ben bu hastanede anestezi teknisyeni olarak askerliğimi yapıyordum. (Bu bina şu anda tarihi dokusu bozulmamış vaziyette Flo ayakkabı mağazaları olarak hizmet veriyor) Yine çok önceki yıllarda Samsun’a gidenler bilirler, hastanenin tam karşısında Türkiye’nin en büyük sigara fabrikası vardı. Vardı diyorum şimdi bu fabrika Samsun’un en mükemmel iş merkezi olarak lüks mağazalarla donatılı olarak hizmet veriyor. Sigara fabrikası artık yok.
SİGARA FABRİKASINI GEZDİM
Fabrikanın o yıllarda yüzlerce çalışan bayan elemanı vardı ve fabrika müdürü Muşlu bir beydi. Benim birlikte çalıştığım Genel Cerrahi uzmanı Binbaşı Rahmi Saraç da Muşluydu ve fabrika müdürü ile çok samimiydiler. Müdür bey ailesi ile birlikte fabrika lojmanında kalıyorlardı. Rahmetli Binbaşım müdür beyin ve aile bireylerinin ufak tefek sağlıksal sorunlarının (enjeksiyon, serum, pansuman vs gibi) giderilmesinde beni görevlendirirdi. Bu nedenle de fabrika müdürü ile çok iyi ilişkilerimiz vardı. Bana koli ile fabrika çalışanları için özel olarak imal ettikleri sigaralardan verirdi ve ben bu sigaraları hastanedeki asker arkadaşlarıma dağıtırdım.
TÜTÜNLERİN ÜZERİNDE LAĞIM FARELERİ DOLAŞIYORDU
Belki de çok sorduğum için olsa gerek bir gün fabrika müdürü bana “Seni bir görevli ile birlikte göndereyim sigara nasıl yapılıyor gör” dedi. Gerçekten de çok merak ediyordum. Fabrika Müdürünün yanıma taktığı görevli beni gezdirdi. Tütünün fabrikaya girişinden sigara olup çıktığı evreyi tamamen gezdim. O kadar iğrenç şeyler gördüm ki anlatamam. Onları gören birisinin bir daha sigara içmemesi gerekir. Teferruata girmeden hemen bir tanesini söyleyeyim, siz gene sigara içmeye devam ederseniz edin! Neydi o gördüğüm ve unutamadığım olay? Sigara yapılmak üzere depolanan tütünlerin üzerlerinde lağım fareleri dolaşıyordu. Görünce tüylerim diken diken oldu ve iğrendim. Görevliye sordum “nedir bu” diye.. Farelerle çok büyük bir mücadele içinde olduklarını ifade etti! O anı neredeyse yarım asra varan süreçte unutmadım.
ÇOCUKLAR BÜYÜK RİSK ALTINDA
Değerli okurlarım neden bu yarım asır öncesinin anısını kaleme aldım? Geçtiğimiz günlerde bir TV kanalında insanlarda alışkanlık haline gelen ve çok aranan sigara, patates cipsi, çikolata ve meyve sularının nasıl yapıldığı ile ilgili bir program seyrettim. Konu ile ilgili yorumlarını ileten uzman hazır gıdaların çocuklar ile ilgili olumsuzluklarını ve sigaranın insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini anlattı. Yorumunu yaparken de özellikle çocukların çok sevdiği gıdaların yapımı ile ilgili videodan kesitler sundu. Aklıma ilk gelen 50 yıl önce gördüğüm sigara imalatı idi ve internete girerek çocukların ve büyüklerin yedikleri gıdaların imalatını, içtikleri sigaraların nasıl yapıldığını izledim adeta kanım dondu. Sizlerin de bu videoları izlemenizi öneriyorum. İzlerseniz özellikle çocuklarımızın nasıl bir risk altında olduklarını göreceksiniz. O lezzetli gıdaların yapılışını gördükten sonra bir daha çocuklarınıza hazır gıda yedireceğinizi ummuyorum. Sigarayı da tez elden bırakacağınızı sanıyorum.
Kalın sağlıcakla.
YORUMLAR