İMPARATOR (2)
İddialara göre dönemin Sağlık Bakanı Dr. Recep Akdağ Dr. Murat Çağlayan’ı makamına çağırır ve “Murat seni Afyon’a Kamu Hastaneleri Birliği Genel sekreteri olarak atıyorum, orayı şöyle bir düzelt”der. Tabii bunlar bir iddia ve hastanede günlerce konuşuldu, tartışıldı. Görevi alan Genel Sekreter Murat Çağlayan anında eğriliği tespit etmiş olacak ki ilk olarak Eskişehir’de birlikte çalıştıkları Mustafa Gülcan’ı mali işlerden sorumlu olarak Afyon Devlet Hastanesi’ne atadı ve göreve birlikte başladılar.
Aslında bu atama çok önemli çünkü Afyon Sağlık camiasında bu işi yapacak eleman yok. Mali işler gibi bir üniteye dışardan ithal bir ismin getirilmesi Hastanede tepki ile karşılanmasına rağmen kimse sesini çıkaramadı. Sonuçta sesini yükseltenler Genel Sekreterin gazabına uğrayabilirlerdi. Sessiz kalmak, suya sabuna dokunmamak en akılcı işti.
“HASTANE YEDİ KOCALI HÜRMÜZ’E DÖNDÜ”
Değerli okurlarımız; çok yakından biliyorum: Afyon Devlet Hastanesinde beş kuruşluk huzur yok. Sular bir türlü durulmak bilmiyor. Çalışanlar son derece rahatsızlar. Geçen gün bir arkadaşım, “Abi vallahi hastaneye gitmek istemiyorum, zira hastane Yedi Kocalı Hürmüz’e döndü” dedi. “Peki, ne olacak” dedim. Aldığım cevap çok ilginçti: “Orhan abi, Genel Sekreter hastanede ikamet ettiği ve her şeye karıştığı sürece kurumda huzur falan olmaz.”
Ve ekledi: “Giden Genel Sekreter Fikret Başkanı mumla arıyoruz. En azından güler yüzlü idi.”
O zaman Hastanedeki huzursuzluğun nedenlerini maddeler halinde açıklayalım.
GENEL SEKRETERİN MESAİSİ HAFTADA 4 GÜN
Şurası bir gerçek ki Hastane çalışanları Genel Sekreterin Hastanedeki varlığından son derece rahatsızlar. Hastanenin kendi yönetimi varken genel sekreterin her şeye karışması hastanede çok garip karşılanıyor. Bu durumdan herkes rahatsız sadece Genel Sekreter ve ona biat edenler rahat. İddialar bu paralelde. Bu şartlarda Hastane nasıl huzur bulur bilmiyorum. Tabii olaylar sadece bununla kalmıyor.
Genel Sekreterin mesaisi Haftada 4 gün! Çünkü Perşembe akşam mesaiden sonra koltuğunun altında bir çok dosya ile Ankara’nın yolunu tutuyor. Zaten evini Afyon’a getirmedi eşi ve çocukları da Ankara’da. Cuma ve Pazar arası Ankara’da oluyor, Pazartesi öğle saatlerinde Hastaneye intikal ediyor. Göreve atandığından bu güne kadar hangi ilçeye kaç defa gitti ve çözülemeyen Sağlık problemlerini çözdü çok merak ediliyor. Nedeni ise Afyon insanının yaşam kalitesini artırmak için Afyon’da görevlendirilen Genel Sekreter geldiği günden bu yana sadece atamalarla uğraştı! İlçelerin sıkıntıları nelerdir, teknolojik noksanlıklar var mıdır, varsa giderilmiş midir?
HASTANE ÇOK RAHATSIZ SAYIN GENEL SEKRETER
Sakın ha bana Tıbbi işlerden sorumlu başkanımız var o bu işlerle ilgileniyor falan deme. Onunda nelerle ilgilendiğini yakında açıklayacağım. Geldiğiniz günden bu yana sadece atamalarla uğraştınız. Pırlanta gibi insanları görevden aldınız ve yerlerine liyakati olmayan insanları atadınız. Vicdanen rahat mısınız bilmiyorum. Ancak hastane çok rahatsız Sayın Genel Sekreter. Biliyorsunuz geçtiğimiz 15 gün içersinde bir yazımda yapacağınız atamaları ve kimlerin boynunu koparacağınızı yazmıştım. Hepsi doğru çıktı ve yazdığım atamaların tamamı gerçekleşti.
Sıkı durun sevgili okurlar yeni bir senaryoyu huzurlarınıza getiriyorum. Diyeceksiniz ki bu sefer ne var? Geçtiğimiz günlerde Devlet Hastanesi müdür muavinleri Murat Altıntaş ve Mustafa Boya genel sekreter tarafından görevlerinden alındılar. Kendileri de neden alındıklarını bilmiyorlar. Ancak yerine verilecekler belli, bu kadar net konuşmamın nedeni bu göreve yeni atanacak O. K ve Ş. S. her yerde bizim atamalarımızı genel sekreter elden yaptırıp gelecek diye övünüyorlarmış.
GÜVENLİK GÖREVLİLERİ MEMUR OLDULAR
Değerli okurlar, anlattığım bazı konuların olmasını hayretle karşıladığınızı biliyorum. Ancak şimdiki yazacaklarımla daha da şaşıracaksınız ve “Olmaz böyle şey” diyeceksiniz, bunu çok iyi biliyorum. Dr. İbrahim Özsoy Sağlık Bakanı olduğunda Afyon Devlet Hastanesine 50 kişilik güvenlik görevlisi kadrosu verildi. O dönemde görevliydim ve olayları yakından biliyorum. Adamı olanlar bu kadrolara alındı ve çalışmaya başladılar. Ardından Hükümet bir yasa çıkardı ve kurumlar kendi güvenliklerini kendileri sağlayacaklar ve bunun içinde hizmet alımı için ihale yapacaklar dendi. Durum böyle olunca hükümet güvenlik görevlisi olarak aldığı elemanların kadrolarını memur kadrosuna çevirdi. Dolayısı ile güvenlik görevlileri ummadıkları bir şekilde memur kadrosuna geçmiş oldular. Bunlar memur kadrosuna geçince daha fazlasını istemeye başladılar.
AKLA HAYALE GELMEYECEK İSİMLER MÜDÜR YAPILIYOR
İlk olarak dönemin Sağlık Müdürü’nün yakın akrabası nasıl yapıldıysa önce güvenlik görevlisi, ardından memur ve daha sonra sağlık müdür yardımcısı yapıldı. Üstelik A. E.’nin kadrosu Bakanlıkça da onaylandı. Şimdi ise yine güvenlik görevlisi iken memur kadrosu alan S.G. bir ilçemizin Devlet Hastanesine müdür oldu. Yetti mi? Yetmedi bu günlerde de Sayın Genel Sekreterin tasarrufları ile eski güvenlik görevlisi Ş. S. hastane müdür muavini olacak. Kahrolmamak mümkün değil sevgili okurlar, Türkiye’nin en eskilerinden ve üstelik SİYO yani Sağlık İdaresi Yüksek Okulu bir müdürümüz kızağa çekilirken akla hayale gelmeyecek isimler müdür yapılıyor. Namusu ile adı hiçbir şaibeye karışmamış insanlar kızağa çekiliyor. Bu atamalardaki kriterler nedir acep? Ne olduğunu biliyorum ama yazmaya elim varmıyor utanıyorum.
HASTA SAYISI YÜZDE 30 ARTTI PRİMLER SIFIRLANDI
Bir diğer husus ise budanan döner sermaye primleri. Bundan 5-6 ay öncesine kadar sabit prim üzerine hatırı sayılır rakamlarda prim alanlar şimdilerde bunu alamıyorlar. Nedeni ise yeterli gelir olmayışına bağlanıyor. Acaba öyle mi?
Tüm Afyon biliyor ki Mavi Hastanenin içersi boşaltıldı. Fetö olayları nedeniyle birçok doktor tutuklanırken bir kısım doktorlarda kendiliğinden görevlerinden ayrıldılar. Böyle olunca Devlet Hastanesine gelen hasta sayısında neredeyse yüzde 30’luk bir artış oldu. Bu ise rutin gelirin üzerine yüklenen artı bir gelirdir. Burada gelir yetersizliği nedeniyle prim veremiyoruz sözleri gerçeği yansıtmıyor. Konuştuğum iki yıllık yüksek okul mezunu bir tekniker sabit ödemenin üzerine hastanenin yatırdığı para 50 TL. Yine bir personelin sabit ödeme dışında hastanenin hesaba yatırdığı para 5 TL. Güler misiniz ağlar mısınız? Yorum size ait. Bu işlerle uğraşması gereken Genel Sekreter geldiği günden bu yana atamalarla uğraşıyor. Şimdiye kadar kaç atama yaptığını sanırım kendi de bilmiyordur.
ÇİÇEĞİ KİM KİME VERMELİYDİ?
Son zamanlarda moda oldu; hastanede yapılan bir ameliyat, sosyal etkinlik vs. yerel basında yer buluyor. Ancak burada karşımızda her seferinde Genel Sekreterin resmini buluyoruz. 4. 8. 2017 günü yerel gazetelerde hastane bünyesinde faaliyet gösteren TRSM yani Toplum Ruh Sağlığı Merkezi ile ilgili bir haber çıktı. Bu merkezden sorumlu Hekim Psikiyatri Uzmanı Dr. Güray Gülseren katkılarından dolayı Genel Sekreter Murat Çağlayan’a çiçek takdim ediyor ve resimli haber oluyor. Resimde Dr. Gülseren genel sekretere çiçek veriyor. Bu olmadı Sayın Gülseren olmadı çiçeği siz genel sekretere değil genel sekreter size vermeliydi. O birim merhum Genel Sekreter Dr. Ayhan Erenoğlu’nun gayretleri ile kurulmuştu ve ondan sonraki Genel Sekreter Dr. Fikret Başkanın gayretleri ile bu hale gelmişti. Buradaki olayın gizli kahramanı ise bu birim için kapı kapı kitap toplayan ve 3 gün önce görevinden alınan çalışkan ve dürüst insan Bayram Uçan’dı. Bu birimin yapılanmasında emeği geçen merhum Erenoğlu’na. Dr. Fikret Başkan ve Bayram Uçan’a bir teşekkür edilemez miydi? Vah garip Bayram vah! Adınız esaminiz bile okunmuyor yarattığınız eser nedeniyle. Aslında çiçeklerin en güzeline Dr. Fikret Başkan, Dr. Güray Gülseren ve görevinden neden alındığı bilinmeyen Bayram Uçan layıktır.
Olaylar bitecek gibi değil sevgili okurlar. Genel Sekreter kendisine biat edilmesini istiyor. Yani benim diyor. Kimseyi dinlediği falan yok. Daha önce de yazdım, yine yazıyorum sevgili okurlarımız ilçelerdeki Baştabipler Genel Sekretere herhangi bir sıkıntıları için telefon açmaya korkuyorlar. Çünkü onlara çocuk gibi davranıyor ve ters cevaplar veriyor.
SAYIN SAĞLIK BAKANIM
Size bu yazımın dışında daha önce yazdığım yazıları da gönderiyorum. Lütfen şu olaylara bir el koyun. Afyon Devlet Hastanesi çalışanlarını oyuncak ettirmeyin. İnsanlar mutsuz. Adeta bir kişinin oyuncağı durumundalar. Afyon Devlet Hastanesi çalışanları huzur istiyor Sayın Bakanım. Başka ne isteyebilirler ki?
YORUMLAR