MERHUM MİLLİ HAKEMİMİZ
İHSAN TUNGUT ( TAMEK )
Yıl 1962 rahmetli anne ve babamın görevleri nedeniyle Uşak’tayız. İkamet ettiğimiz ev Tren
Gar'ına ve stadyuma çok yakın. Hele hele Tren Gar'ı evimizin hemen arkasında. Afyon tarafından gelen posta treni sabah 08.00’de, İzmir tarafından gelen posta treni ise akşam saat 20.00’de Uşak'ta oluyor. Bu nedenle de Afyon'dan gelen birçok eş ve dostu da görmüş oluyoruz. Çoğu kez Afyon'a gidecek tanıdıklarımız bize uğrayıp oradan da Afyon'a gidiyorlardı. O yılların en önemli toplu taşıma aracı yolcu trenleriydi. 56 binlik denilen buharlı lokomotiflerin çektiği trenlerle seyahatin ayrı bir zevki vardı. Yazıma neden böyle bir giriş yaptığımı yine yazımın tamamını okuduğunuzda anlayacaksınız.
UŞAK’TAKİ MAÇA AFYON’DAN HAKEM İSTENDİ
O yıllarda da futbol her yerde olduğu gibi Uşak'ta da çok seviliyordu ve çok iyi takımlar ardı. Yine böyle bir hafta sonu Uşak'ta çok önemli bir karşılaşma oynanacaktı. Uşak Şekerspor- Uşak Deriyün Mensucat lig maçı oynayacaklardı. Bu iki takımın daha önce oynadıkları maçlar olaylı geçmişti. Bu nedenle de her iki takımında onayı ile maçı yönetmek üzere Afyon'dan bir hakem istenmişti. Aslında Uşak'ta da bu maçı yönetecek kapasitede Torlak ve Doğan hoca gibi kaliteli ve milli hakemler vardı. Ancak gelecek tarafsız bir hakem her iki takımı da rahatlatacaktı.
UŞAK STADI TIKLIM TIKLIM DOLUYDU
Ben ise Ortaokul öğrencisiydim ve Deriyün Mensucat'ın lisanslı futbolcusuydum. Ancak bu maçta kadroya girmem söz konusu değildi. Çok tecrübeli abilerimiz vardı. Üstelik o yıllarda maça 11 kişi ile başlanıp öyle bitiriliyordu. Yedek oyuncu falan olmuyordu. Hafta boyunca gündemi meşgul eden maçın oynanacağı pazar günü geldi çattı. Amatör bir maç olmasına rağmen Uşak Stadı tıklım tıklım doluydu. Maçı izlemeye gelen futbolseverlerin hemen hemen tamamı Deriyün Mensucat'ın başarısını ve galibiyetini bekliyordu. Bu olgunun nedenini hep merak etmişimdir. Aslında Şekerspor çok güçlü bir kadroya sahipti ve her
platformda Uşak'ı mükemmel temsil ediyordu. Kadronun tamamı Uşak dışındandı.
ŞEKER KAZANDI, SUÇU HAKEME BULDUK
Takımlar sahaya çıkmışlardı ve gözler maçın Afyon'lu hakeminin üzerindeydi. Kapalı tribünde ve sahaya çok yakındım. Bu nedenle de Afyon'dan gelen hemşehrimiz hakemi yakından görebiliyordum. Maçın hakemi orta boylu, al yanakları ve çakmak çakmak yeşil gözleri ile sahadaki takımlara da, tribündeki bu maçı izlemeye gelen seyircilere de güven telkin ediyordu. Maçın başlaması ile birlikte Şekerspor o her zamanki baskısını kurarak Deriyün Mensucat'ı kendi ceza sahasına hapsetti. Sonuçta da Şekerspor maçı 3-0 gibi net bir skor ile kazandı. Ancak Deriyün Mensucat'ın başarısızlığını hakeme yüklemeye çalışan ben ve benim gibi taraftarlar 90 dakika hakemin aleyhinde bağırdılar. Ortada bir gerçek vardı; Şekerspor çok güçlüydü ve bileğinin hakkı ile kazanmıştı.
MAÇTAN SONRA HAKEM KARŞIMIZDAYDI
Maçtan bir saat kadar sonra kardeşimle birlikte eve döndük. Daha kapıdan girişte değişik ayakkabılar nedeniyle evde bir misafir olduğunu anladık. O da ne..? Salona geçtiğimizde donduk kaldık.. Çünkü maçı yöneten hakem karşımızda idi ve tebessümle bize bakıyordu. Rahmetli babamın işareti ile birlikte “hoş geldiniz" deyip elini öptük. O hafta boyu merak ettiğimiz, 2 saat önce seyrettiğimiz 90 dakikalık karşılaşmayı yöneten ve aleyhinde bağırıp çağırdığımız hakem bizim evimizde misafirimizdi. Yemeği birlikte yiyecektik ve hakem abimiz yemek sonrası Tren ile Afyon'a dönecekti. Meğer maçın hakemi annemin ve babamın çok yakın dostlarıydı ve Afyon Devlet Hastanesi'nin idare memuru İhsan Tongut veya
Namıdiğer, Tamek'ti! Daha sonraki yıllarda merhum İhsan abi ile yollarımız çeşitli vesilelerle kesişti ve çok iyi bir abi kardeş dostluğu oluştu..
HOCAM'DI, ABİMDİ, BABA VEKİLİMDİ
1964 yılında Afyon Sağlık Kolej'i sınavına girdim ve sınavı birincilikle kazandım. Türkiye'de ilk defa test usulü yapılan bu sınavın gözlemcisi de rahmetli İhsan Tongut'tu. Sınavını kazanarak okumaya başladığımız okulun Beden Eğitimi Hocası da rahmetli İhsan abimdi. Bu arada Afyon Çetinkaya'da futbol oynuyordum ve maçlarımızı sıkça yöneten de yine merhum İhsan abimdi. Mezun olduktan sonra çeşitli yerlerde görev yaptım, askerliğim sonrası Afyon Devlet Hastanesi'ne tayinim çıktı ve yollarımız yine kesişti. O'na karşı son derece saygılıydım. Hocam'dı, abimdi, baba vekilimdi velhasıl her şeyimdi. İhsan abinin spor camiasında çok önemli bir yeri vardı. Afyonspor'u ve özellikle Afyon futbolu için unutulmaz hizmetleri vardır.
AFYON SPORUNA ÇOK HİZMETİ VARDI
İhsan abi aktif futbol hakemliğini 1970 yılında bıraktı. Ancak futboldan kopmadı. Futbol ajanlığı, saha komiserliği vs. gibi birçok oluşumda görev yaptı. Hastanedeki görevinden emekli olan İhsan abi hastaneden de kopmadı ve hastanenin dernek muhasipliğini de yapmaya devam etti. 1926 yılında dünyaya gelen ve yaşadığı süre içersinde Afyon sporuna sayılamayacak kadar çok hizmet veren bu değerli spor adamını 1996 yılında geçirdiği bir kalp krizi sonrası uzun yıllar görev yaptığı Devlet Hastanesi'nde kaybettik. Ne acıdır ki çok sevdiğim ve taa 1962 yılında Uşak'ta bir maç nedeniyle tanıdığım İhsan abi elimde vefat
etti. Mekanın cennet olsun İhsan abi veya Tamek abi.
Seni hiç unutmadık ki .
YORUMLAR