PARKİNSON. . ?
Konu bu sahtekarlardan açılmışken benzer bir konuyu da yazma ihtiyacını hissettim. Yine çok yakından tanıdığım bir dostum birkaç yıl önce idi yanıma uğramıştı. Konuşurken dikkatimi çekmişti; Elleri sürekli titriyordu. Sorduğumda titremelerin bir önceki yıl başladığını ancak zaman içersinde bu titremelerin arttığını söyledi. Bana olay sanki “ Parkinson” hastalığının başlangıcı gibi gelmişti. Kendisini Devlet Hastanesi Nöroloji polikliniğine yönlendirdim ve mutlaka görünmesini tembihledim. Aradan epeyce bir zaman geçti, elinde 1950-60 yıllarının 2, 5 litrelik o yeşil şişelerinden vardı. Esas dikkatimi çeken ise ellerindeki titremelerin daha da arttığı idi. Elindeki o şişede ise çok büyük paralar vererek bir aktara yaptırdığı ve Parkinsonu iyileştirecek ilaç vardı. İlaç şişesinin kapağını açıp kokladım. Leş gibi bir koku yayıldı ki ortalığa anlatamam. Aktar bu ilacı hazırlayıp verirken teşhisini de koymuş ; “damar damar üstüne binmişmiş “falan filan.. Yarım asrı aşkın bir süredir sağlığın içindeyim şu “ damar damar üstüne “ nasıl binmiş, diğerinin üzerine binen damar nasıl indirilir bir türlü öğrenemedim, bilen varsa bana bir öğretsin. . Arkadaşımı sorarsanız eğer ; artık evden çıkamıyor. . Bütün vücudu istemsiz bir şekilde titriyor. Kim dur diyecek bu umut tacirlerine?
BATSIN SİZİN ALABALIK YAĞINIZ. . !
Birkaç yıl önceydi, bir TV kanalında bel fıtığını ameliyatsız tedavi ettiğini söyleyen birkaç şarlatan ve soytarı bu işi nasıl yaptıklarını ballandıra, ballandıra anlattılar. Tahmin ediyorum benim gibi sizlerde bu programı seyretmişinizdir. . Kerameti kendinden menkul bu düzenbazlar kendilerine göre geliştirdikleri teknikleri bir, bir anlattılar. Bütün Türkiye’de bu programı bir güzel seyretti. Programa katılan bir Tıp doktoru ise dayanamayarak “Şarlatanlar” diye bağırmıştı.
Değerli Kurtuluş okurları; o programdan aklımda kalan ve bel fıtığını alabalık ile tedavi ettiğini söyleyen şarlatanın sözleri hala kulaklarımdadır “İki adet alabalığı belinize sarıp 2-3 günde masaj yaparsam bu bel fıtığı illetinden ebediyen kurtulursunuz” diyordu. Bir tarafta 6 yıllık tıp fakültesi ve 4 yıllık uzmanlık eğitimi almış toplam 10 yıllık bir doktor, öbür tarafta belki de ilkokul diploması bile olmayan bir sahtekar.. Tıp doktoru olan uzman hekimimiz, diğer tarafta yukarıda da söylediğim gibi kerameti kendinden menkul ilk okul mezunu olduğu bile şüpheli halk doktoru.. Tıp doktoru bir bel fıtığı ameliyatı yapmak için kılı kırk yararken, sözde halk doktoru olan şarlatan bel fıtığını 2 adet alabalık ile tedavi ettiğini söylüyor. . Güler misiniz, ağlar mısınız? İşin en acı tarafı ise halkımızın bu soytarılara itibar etmesi, tedavi için kendilerini onların eline teslim etmesi. Onlardan medet umması!
DOKTORUNUZUN TAVSİYELERİNİ UYGULAYIN YETER
Değerli okurlarımız bunları neden yazdım? Birkaç gün önce çok sevdiğim bir dostum elinde 200 gramlık bir şişe ile çıktı geldi.. Hal hatır sorduktan sonra abim konuyu açtı:
Bir arkadaşı ona şişe içerisin de alabalık yağı vermiş, “Bu yağı 2-3 gün beline sür ve belini sar. Bir şeyin kalmaz” demiş.. Arkadaşım da bana geldi “Nasıl olur, kullanayım mı” diye sordu. Bu abim ameliyat endikasyonu koyulan bel fıtığı operasyonunu ileri yaşlıyım diye kabul etmemişti. Ağrıları çok olduğu için de bu yolu denemek istiyordu.. Ona alabalık yağını veren beraberinde “umut” da vermiş 3 günde bir şeyin kalmaz demişti.
Sevgili okurlarımız; neredeyse 35 yıla yakın anestezi teknisyeni olarak görev yaptım. Sayısız bel fıtığı ameliyatına girdim. Ameliyatları yapan operatörlerin hastalarına şifa dağıtmak için nasıl insan üstü çalıştıklarını yakından biliyorum. O nedenle şu şarlatanlara prim vermeyin, inanmayın. Kaş yapayım derken göz çıkarmayın. Rahatsızlığınız daha fazlalaşabilir! Siz, siz olun doktorunuzun tavsiyelerini uygulayın yeter.. Gerisi 3 kuruşluk menfaat için yapılan yalan, dolandır inanmayın itibar etmeyin… Tıp doktorları sorunlarınızı çözerler… Kendini halk doktoru olarak gösteren soytarılara itibar etmeyin..
YORUMLAR