POLATLI’DA KONYA KEBABI ve YILMAZ USTA
Tüm Türkiye’de olduğu gibi Afyon’da da ticari faaliyetlerde çok büyük benzerlikler vardır. Yeni açılan bir iş yerinde başlangıçta müşteri ile olan münasebetlerde saygı ve kibarlık adeta tavan yapar.. Ticarethane sahipleri ve o ticarethanenin çalışanları müşterileri kapıda karşılarlar, alışverişlerine veya ticari konu ne ise ona yardımcı olurlar ve yine kapıya kadar uğurlarlar. Burada amaç yeni açılan işyerinin iyi bir imaj yaratması ve piyasada tutunarak aranan bir iş yeri olmasını sağlamaktır. İşyeri sahibi mekanı arzuladığı yere getirmek için insan üstü gayret sarf eder, gecesini gündüzüne katar. Arzulanan hedefe vardığında ise geçmişteki uğraşları ve bu noktaya tırnakları ile kazıyarak geldiğini unutur. Çünkü işler tıkırındadır.
ÇALIŞANLAR İŞİ TAVSATMAYA BAŞLAR
Başlangıçtaki işine sargınlık yerini “adam sendeciliğe” bırakmaya başlar. Müşterinin 3 eksik bir fazla olması onun için bir şey ifade etmez.. Artık palazlanmıştır ve öyle müşteri kazanmak gibi bir derdi de yoktur. Gelen gelir, gelmeyen gelmez mantığı oluşmuştur zaman zaman.. Gelenler bana yeter düşüncesi vardır işverende. Bunun örnekleri çok fazladır. Ancak bu mantığın bedeli ticarethane sahibine bazen çok ağıra patlar. Patron bir anda tüm emeklerinin yerle yeksan yok olup gittiğini görür. Ama çok geçtir ve yapacak bir şey de yoktur artık. Bütün bu olanlar ticarethane sahibi ve çalışanlarının müşteriye başlangıçtaki gibi candan davranmamasından kaynaklanmıştır..
BİNA GÜZEL ANCAK…
Sevgili okurlarımız; bütün bunları neden yazdım? Yaşadığım bir olay nedeniyle bu konuyu siz okuyucularımıza aktarmayı uygun buldum, bir başkaları da yaşamasın diye..
Geçtiğimiz yıllarda Ankara seyahatlerimde Polatlı’ya 5-6 kilometre mesafedeki bir petrol istasyonundaki ufak lokantada yemek yerdim. Albenisi olmayan bu ufak tefek lokantada aşçıbaşı harika Konya tandır kebabı yapardı. Müşteriler adeta parmaklarını yerlerdi. Bir defasında Ankara Barosu’nun burada üyelerine tandır ziyafeti verdiğini çok iyi hatırlıyorum. Buradan şu sonuç çıkarılabilirdi: Ankara-Afyon arasında Konya tandır kebabı yapan bir başka tesis yoktu.. İşte bu açığı tespit eden Yılmaz Usta isimli kardeşimiz, Polatlı çıkışındaki sanayi Kavşağının karşısına Afyon yoluna bakan çok katlı bir lokanta yaptı. Bu lokanta o denli güzel bir görünüşe sahipti ki insanların etkilenmemesi mümkün değildi.
TESİS İLK AÇILDIĞINDA MÜŞTERİ KAPIDA KARŞILANIRDI
Bu güzel tesisi yaparak insanlarımıza hizmet verir hale getiren Yılmaz Usta idi. . Yılmaz Usta işyerini faaliyete geçirdikten sonra gece gündüz demeden insan üstü çalıştı. Müesseseyi kafasında tasarladığı yere getirdi. Çok iyi hatırlıyorum tesisin açılışının ilk yıllarında arabanızı daha park ederken görevliler koşarak gelip sizi karşılarlardı. Güler yüz tatlı dil vardı. Gelip geçerken mutlaka uğrar kebabımızı yerdik. . Mükemmel servisi güler yüzlü personeli vardı. Her uğradığımızda kapının önünde en az 3-5 Afyon plakalı araç olurdu. Demem şu ki Afyonlu hemşerilerimde benim gibi buradan geçerken mutlaka Yılmaz Usta’nın lokantasına uğrar yemeklerini yerlerdi. Güler yüz ve saygı görürlerdi.
BİZİM ORADA OTURMAMIZ LÜTFEDİLMİŞ GİBİYDİ
Birkaç gün önce abim Ankara’da arka arkaya çok ciddi iki operasyon geçirdi. Perşembe günü Akara’dan Afyon’a dönerken öğleyin 12,15 civarında Yılmaz Usta’nın lokantasına misafir olduk.. Açık havada yemek yemek üzere ben, küçük kardeşim ve kız kardeşim bahçedeki kamelya altına oturduk. Keşke oturmasaydık! O bizim bildiğimiz Yılmaz Usta’nın çalışanları gitmiş yerine “adam sendeci” çalışanlar gelmiş.. Ne yüzümüze bakan var, ne de siz burada neden oturuyorsunuz diyen var. Sanki bizi o lokantaya lütfedip oturtmuşlar havası vardı çalışanlarda. İki lokma yiyecek için 45 dakika bekledik. Çalışanları eleştirdiğimizde bize “Gece geç yatıyoruz, kendimize gelemedik” dediler.
ŞİNANAY YAVRUM ŞİNANAY
Baktık olmuyor tam karşılarında olan “Bolu Mangalı” isimli lokantaya geçerek yemeğimizi yedik.. İzzet, ikram ve servis harika idi.. Aynı Yılmaz Usta’nın işyerini ilk açtığı dönemler gibi.. İnşallah onlarda bir müddet sonra müşterilerinin veli nimetleri olduğunu unutmazlar! Bozulmazlar..
Olay yazımın başındaki gibidir. Müessese başlangıçta müşterisine mükemmel hizmet veriyor, iş oturduktan sonra şinanay yavrum şinanay.. İnşallah Yılmaz Usta bir çeki düzen verir o elleri ile yeşerttiği işyerine. Yılmaz Usta seninle görüştük ve ikimizin de üzerinde hem fikir olduğumuz bir nokta var: Bir yerlere kolay gelinmiyor.
Kalın sağlıcakla..
YORUMLAR