Geçtiğimiz günlerde TFF (Türkiye Futbol Federasyonu ) ülkemizdeki tüm TÜFAD’lara (Türkiye Faal Antrenörler Derneği) Fatih Terim imzası ile bir yazı gönderir. Yazının ana teması artık A grubu lisans sahibi hocaların profesyonel takım çalıştıramayacakları şeklinde idi. Bu genelge tüm Türkiye’de olduğu gibi Afyon TÜFAD’da da deprem etkisi yarattı. Bu genelge ile birlikte Türkiye’deki A grubu lisans sahibi 4 bin antrenör takım çalıştıramayacak, ancak sayıları 900 civarı olan antrenörler profesyonel takım çalıştırabileceklerdir. Bu uygulama bir yerde 4 bin hocanın işsiz kalacağının tescili, pro lisanslı 900 hocanın ise ülke futbolunu teslim alacağı anlamını taşıyor.
Uygulama adil midir, değildir.. Sen, federasyon olarak yıllardır Türkiye liglerinde çile çeken, ülke futbolu için varını yoğunu ortaya koyan hocalarımızı bir kalemde silip atamazsın, yok sayamazsın. Zaten Federasyon olarak zaman zaman abuk subuk kararlarınız olmuyor değil.. Ülke futboluna yıllarca hizmet vermiş 100’den fazla milli forma giymiş yıldızlarımızı sırf lise mezunu değil diye değerlendirmeye almadığınız gibi.. Peki sizlerin futbol geçmişiniz ne Allahınızı severseniz..? Şimdiye kadar Türk futboluna ne verdiniz?
4 BİN KİŞİ PERİŞAN OLMUŞ FATİH TERİM’İN UMURUNDA MI?
Bu genelgeye imza koyan Fatih Terim.. İmparatormuş..? Vay canına! İmparator ha..?
Şu imparator kelimesinin başındaki ‘im’i kaldırın, o sadece ‘parator’dur. Galatasaray’da çalıştığı son dönemde yaptığı transferlerle kulübü iflasın eşiğine getirdiği, Milan’dan kendi Türkiye’de iken kovulduğunu ne çabuk unuttuk.? Hele şu son Avrupa Kupası macerası..? Sevsinler imparatoru..! O genelgeyi imzalayıp göndereceğine meslek arkadaşlarının bu problemlerinin çözümü için gayret sarf etmeliydi.İşte ben o zaman ona saygı duyardım.. Onun tuzu kuru..! Servetine servet katmakla meşgul. Anadolu’daki 4 bin arkadaşı perişan olacak, işsiz kalacakmış onun umurunda mı..? Geçtiğimiz kış Afyon’da futbolla ilgisi olmayan bir toplantıya katılıp kaldığı otelin bir katı adına kapatılan ve yine adına binlerce lira ödenen bir insan saltanat sürmüyor da ne yapıyordur..?
Bu pro lisans olayının ekonomik yönüne bakmak gerekir. Pro lisans sahibi olmak isteyen bir hoca TFF’ye 30 bin TL +TÜFAD’a 5 bin TL = Toplam 35 bin TL yatırmak zorunda. Yine aynı şekilde A grubu lisans sahibi olmak isteyen bir hoca ise TFF’ye 5 bin 400+TÜFAD’a 500 TL = 5 bin 900 TL yatırmak zorunda. Varın gerisini siz hesap edin..!
AHMET BAŞKURT GERÇEĞİ..
Değerli sporseverlerimiz;
Ahmet Başkurt’u tanımayanınız yoktur. Yılların teknik direktörüdür. Çok kimse Başkurt’un futbolculuk yıllarını bilmez.. Size Ahmet Başkurt’un futbolculuk yıllarından bazı kesitler sunacağım. Çünkü bir zamanlar Ahmet Başkurt’un yöneticiliğini yaptım ve yakından tanıyorum.
1970’li yıllarda Alman milli takımının yıldızı ve kaptanı Franz Beckenbauer’di. Tartışmasız dünyanın sayılı futbolcularından biriydi. Müthiş bir tekniği vardı ve son derece soğukkanlı idi.. 30-40 metrelik mesafedeki arkadaşlarına milimetrik paslar atardı. Onu seyretmek futbol adına büyük bir zevkti. Futbolda çok iyi bir gözlemci olduğumu sanıyorum ve kolay yanılmam. O yıllarda Galatasaray’da oynayan Fatih Terim de onun gibi paslar atmaya çalışırdı. Ama bir türlü olmuyordu istekleri ve sırıtıyordu.
FRANZ BECKENBAUER’İN TEKNİĞİ AHMET BAŞKURT’TA VARDI
80’li yıllardı ve Ahmet Başkurt Y. Afyonspor geç takımımızın futbolcusuydu. O Fatih Terim’in taklit edip de bir türlü başaramadığı Franz Beckenbauer’in tekniği Ahmet Başkurt’ta Allah vergisi olarak vardı. Ahmet’in müthiş bir tekniği ve uzun mesafeli adrese teslim milimetrik pasları vardı.
Burdur’dayız ve genç takımlar şampiyonasında grup finalini Beşiktaş Genç Takımı ile oynuyoruz. Sözde Beşiktaş’ı seyretmek için gelen seyirciler Afyon’un 5 numarasını yani Ahmet Başkurt’u seyrettiler. Maçı son dakikada aleyhimize verilen uyduruk bir penaltı ile 2-1 kaybettik. Maç sonrası Beşiktaş genç takımının hocası Serpil Hamdi Tüzün bizden Ahmet’i istedi. “Bu gencin geleceği çok parlak Beşiktaş’a verin” dedi. Biz yönetim olarak Ahmet’in gitmesini istiyorduk ve hiçbir talebimiz de yoktu. Ancak Ahmet, kendisi gitmek istemedi. Bu olay içimde hep bir ukde olarak kaldı. Biliyorum eğer Ahmet Beşiktaş’a gitseydi kesinlikle çok isim yapardı. Zira onda Allah vergisi bir futbolcu yeteneği vardı. Yine hiç unutmam Beşiktaş maçı sonrası o yılların FİFA kokartlı hakemi ve yakın arkadaşım olan Sadık Deda ban “Yahu Orhan, nereden buldunuz bu 5 numarayı, onu seyrederken Beckenbauer’i seyrediyor gibi zevk aldım” demişti.
AHMET HER TAKIMIN YARDIMINA YETİŞTİ
Ahmet, futbolu bıraktıktan sonra çeşitli kurslara katılarak teknik adamlığa yöneldi. Bölgemizde hangi takımımız başı sıkışsa Ahmet’i göreve çağırdı. O da hiçbir zaman “hayır” demedi. Bu yıla kadar kısmi başarılarla yetinen Ahmet Başkurt bu sezon çalıştırdığı Şuhut Hisarspor’u namağlup şampiyon yaparak BAL ligine çıkardı. İnşallah orada da başarılı olur ve adını Afyon Futbol’una altın harflerle yazdırır. Başarılar diliyorum Ahmet’ciğim..
YORUMLAR