phishing
Orhan DURAK

Orhan DURAK

DURAKTAKİ ADAM

Sn. Valim;

Geldiğiniz günden bu yana Afyon’umuzun marka şehir olması için yaptıklarınız ortada. Afyonlular sizi gerçekten çok seviyorlar.

Sn. Valim…

Değişik ve alışılmamış bir mülki amir profili çiziyorsunuz. Gece gündüz demeden, mesai mefhumu gözetmeden hizmet aşkı ile koşturuyorsunuz. İnanın Afyonlular bunun farkında. Şurası bir gerçek ki; her ilin mülki amiri yeni Valisi o ilin insanlarının kavgasız, dövüşsüz mutlu bir yaşam sürmesi için gayret sarf ederler. Sizin de aynı duyguları yaşadığınızı tahmin etmiyorum. Biliyorum. Afyon’a geldiğiniz günden beri bu konuda verdiğiniz mesajlar toplumun mutluluğu ve refahından yana…

 

YAZDIK AMA DİNLEYEN OLMADI

Sn. Valim;

Sizin de bildiğiniz gibi “Testi kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur” atasözü çok doğru ve yerinde kullanılmış bir sözdür. Çeşitli nedenle bir takım olumsuzlukların önüne geçmek için uyarıcı mahiyette kullanılan bir atasözüdür.

Neden yazdım bunları…?

24 Aralık 2015 tarihli köşemde “Minibüs kültürü ve Çavuşbaş dolmuşları” başlıklı bir yazı kaleme alarak, bazı olumsuzlukları aktarmıştım. Üstelik yaşanmakta olan olayların büyük ve çıkması muhtemel olayların habercisi olduğunu vurgulamıştım.

Ancak bu güne kadar bu konuda en ufak bir yaptırım uygulanmadı. Kasaplar çarşısı girişinde 1-2 defa ekipler anons yaptı o kadar…!

Sn. Valim;

Kimsenin Avukatlığını yapmıyorum. Sadece gazetem adına tespit ettiğimiz bazı olumsuzlukların düzeltilmesi için gayret sabrediyorum.

 

DOLMUŞ ŞOFÖRLERİ RIZIKLARI İÇİN ÇALIŞIYOR

Çavuşbaş Mahallesi Afyon’umuzun en eski ve köklü mahallesidir. Kalenin eteklerindeki bu mahalle eski Afyon’un merkezidir. İnsanları biraz sert mizaçlı ancak saygılı, mert ve ekmeğini taştan çıkaran insanlardır… Apayrı bir kültürleri vardır. Saç tıraşları bile farklıdır. “Çavuşbaş tıraşı bir imaj”dır. İnsanları; aynı “yılanın kuyruğuna basıldığı zaman karşısındakini sokması” misali zorda kalmayınca beladan adeta kaçarlar.

Yine aynı şekilde bu semtin dolmuş şoförleri de sabahtan-gece yarısına kadar çoluk çocuğunun rızkı için direksiyon sallamakta, kaliteli hizmet verme anlayışı içinde binlerce insanı gidecekleri yere ulaştırmaktadırlar. Günde ortalama 14 sefer yapan bu sürücüler farklı karakterlerde binlerce insanla karşı karşıya kalmakta, çoğu zaman sinir sistemleri allak bullak olmaktadır. Ancak aile bireylerinin rızkı için tüm olumsuzluklara göğüs germektedirler.

Fakat bu sürücü kardeşlerimizin aşamadıkları bizzat benim de tanık olduğum 2 sorunları var. Bu sorunların başlarına bir bela açmasından resmen korkuyorlar. Beladan kaçıyorlar adeta… Anca nereye kadar kaçacaklar bilemiyorum…!

 

ESKİ KASAPLAR ÇARŞISI GİRİŞ KAPISI PROBLEMLİ

Çavuşbaş dolmuşlarının güzergâhında problem olan bölüm İmaret arkası ile Yoğurt pazarına kadar gidiş istikameti olup “Tek yön”lüdür. Yoğurt pazarından İmaret yönüne geliş yoktur. Ancak gelin görün ki sanki bu yol geliş-gidiş olarak trafiğe açık…! Üstelik bu yolun her iki tarafı da park eden araçlarla doludur. Durum böyle olunca ortadan tek araç zorla geçebilmektedir. Hal böyle iken bir de karşıdan ters yönden (Yoğurt pazarı tarafından) gelen araç ve trafiğin o andaki içine düştüğü durumu düşünün…! Buna bir de ters yönden gelen aracın sürücüsünün yolunda giden araç sürücüsüne “Efe”lenip; “sen benim kim olduğumu biliyor musun” sözünü duyunca ne yaparsınız?

Eski kasaplar çarşısı giriş kapısı tarafında yine çok problemli ve olaylara gebe…! Burada kaldırımlar genişletilmiş bir tarafa park müsaadesi verilmiş. Gelin görün ki burada da iki taraflı park yapılıyor ve ortada kalan kısımdan araçların geçmesi bir zulüm…!

 

HİÇ ARZU EDİLMEYEN OLAYLARA GEBE “İMARET ARKASI VE KASAPLAR GİRİŞİ

Geçenlerde kendisi ile konuştuğum dolmuş şoförü D.Y. bana aynen şunu söyledi; “Abi biz rızkımız için babamla birlikte çalışıyoruz. Gecemiz gündüzümüz yok. Babam yeni hapisten çıktı, çok iyi ama “asabi” mizaçlı bir insan… Kasaplar çarşısı girişi ve İmaret arkasındaki ters yolda başına bir iş alır korkusundayız. Sırf bu nedenle de babamı, sen yaşlandın, dinlen artık diye direksiyona geçirmiyoruz” dedi. İşin doğrusu “bela”dan kaçıyorlar… Ancak bir gün dayanamayıp, “sen benim kim olduğumu biliyor musun?” diyenlere, “sen de benim kim olduğumu biliyor musun?” diye karşılık verecek bir dolmuş şoförü durduk yere başına “bela” alacak… Hiç arzu edilmeyen olaylara gebe “İmaret arkası ve kasaplar girişi”…! Biran önce önlem almak gerek.

Daha önce de belirttiğimiz gibi insanların beyni zaten yoğun ve problemli. Her an her şey olabilir.

 

MALUMLARINIZ DEVLET HER ZAMAN 18 YAŞINDADIR

Sn. Valim;

Daha önce de gündeme getirdiğimiz, ancak hiçbir önlem alınmayan bu iki önemli yaraya parmak basacağınızdan ve çıkması muhtemel olayları baştan engelleyeceğinizden şüphem yok. Yoksa yukarıda bahsettiğim “testi kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur” atasözü gerçekleşmiş olacak.

Malumlarınız devlet her zaman 18 yaşındadır ve isterseniz bu gibi problemleri anında çözülür.

Bir talebim de Sn. Belediye Başkanımızdan olacak.

Sn. Başkan; İmaret arkasını hiç dolaşıp o mezbeleliği gördünüz mü…? Turistlerin ilk görmek istedikleri yerlerden olan İmaret arkası resmen pislik içinde. Oto yıkama servisinin akan suları caddede…! Sabun ve yağ atıkları, gelişi güzel park edilmiş araçlar ve marka şehir Afyon… Siz inanıyor musunuz buna..? Lütfen şöyle bir gözden geçirin İmaret arkasını. Sanırım gördüklerinize sizde inanamayacaksınız…! Hem fiziki kirlilik hem de görüntü kirliliği… Yakışmıyor Afyon’umuza bu tablo…!

YORUMLAR

  • 0 Yorum