İki gün önce Afyonkarahisar’da düzenlenen eş zamanlı DEAŞ’a yönelik bir operasyon yapıldı ve 6 kişi gözaltına alındı.
Bu kişilerden 3’ü tutuklanırken, 3’ü adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı ve yurt dışına çıkış yasakları getirildi.
Yakalananların Poliste ve Savcılıkta olsun, mahkemede olsun söyledikleri oldukça düşündürücü.
Yakalananların birkaçı DEAŞ sempatizanı olduklarını ancak onların olaylarına karışmadıklarını ifade ediyorlar.
Onlara olan ilginin ve alakanın nereden geldiği sorulduğunda ise “İnternet” devreye giriyor.
Yapılan soruşturmada bu örgüte sempati duyan kişilerin internet üzerinden gerçekleştirilen bir insan avını da gözler önüne seriyor.
Bir çok veli çocuklarının internette hangi sitelerde dolaştığını maalesef bilmiyor.
Durum böyle olunca da çocukların ve gençlerin elden uçup gitmemeleri için hiçbir neden yok.
Kısaca çocuklarımızın ve gençlerimizin internet kullanımlarını mutlaka ama mutlaka kontrol altında bulundurun.
Bu örgütler internet üzerinden ağına düşürdükleri gençleri, örgütlerine verecekleri destek sayesinde kendilerinin “Peygamber efendimize komşu” olacaklarını söyleyerek kandırıyorlar.
İnternet üzerinden yapılan bu insan avının, dinimizin de nasıl kullanıldığını ortaya koyuyor.
Benden söylemesi lütfen gençlerimize sahip çıkalım.
***
Zirvelerde kartallar da bulunur yılanlar da. Ancak birisi oraya süzülerek diğeri ise sürünerek gelmiştir. Önemli olan nereye gelmiş olduğunuzdan çok nereden ve nasıl geldiğinizdir. (Cenap Şahabettin)
***
Neden ibret almayız ki?
Dün iş dünyası bir adamını daha kaybetti.
Mustafa Koç, hayata gözlerini yumdu.
Bu kişi birçok insanın sahip olamadığı mal ve mülke, paraya sahip bir insandı.
Vehbi Koç’un öldüğünü hatırlıyorum.
Adamı kabrinde bile rahat vermemişler cesedini çalmışlardı.
Koç ailesini bir şahsını daha toprağa veriyor.
Vehbi Koç da olsa bilmem ne Koç da olsa, ancak ve ancak birkaç metre kefenle gidiyor.
Gidenlerin bu dünyadaki varlıklarından inanın bir çorap bile götüremiyorlar.
Bunu ama yakınımızdan biri öldüğü zaman ama bir başka biri öldüğü zaman bence hep hatırlamamız gerekir.
Padişahların cenazelerini bile defnederken, sokaklarda bir süreliğine bir eli dışarıda götürülürmüş.
“Bakın bu da bir Padişahtı ama bir şey götüremiyor, eli boş gidiyor” sözlerini hatırlatmak için.
Bütün bunlara rağmen neden ibret almayız, neden para uğruna insanları kırarız bilmem.
Belki bizler para için insanları bilerek veya bilmeyerek kırıyoruz ancak para uğruna insanları öldürenlere ne demeli.
Neden, neden ibret almayız?
***
Bu de Mısırlı Profesör…
Mısır’ın El Ezher Üniversitesi İlahiyat Profesörlerinden Suad Salih adlı kadın, ‘meşru savaşlardan’ köle olarak alınan kadın kölelerin, ordu komutanının ya da Müslümanların malı haline geldiğini, bu kişilerin de köle kadınlarla kendi eşleri gibi cinsel ilişkiye girebileceğini söylemiş.
Müslüman erkeklerin savaş durumunda Müslüman olmayan kadınlara, onları aşağılamak için tecavüz etmesinin serbest olduğunu söylemiş.
Nedense Müslüman kadınlarda (!) veya Müslüman erkeklerde (!) konu hep aynı.
Kadın ve cinsellik…
İyi de be kardeşim İslam dini cinsellik üzerine mi kurulmuş?
Bu kadar da adilik, bu kadar da aşağılık, bu kadar da şerefsizlik, haysiyetsizlik olur mu?
***
Sen değerinle ve düşüncenle, iki âleme de bedelsin, ama ne yapayım ki kendi değerini bilmiyorsun. MEVLANA
***
Papa şoför olursa
Papa bir gün makam aracıyla toplantıdan dönerken, araba kullanma hevesine kapılır.
Şoföre: “Sen arkaya geç ben kullanayım biraz da arabayı” demiş.
Yerleri değişmişler, daha sonra bu durum Papa'nın çok hoşuna gitmiş.
Biraz gaza basayım, biraz daha derken, radara girmişler.
Bir polis cama tıklatmış, Papa camı aralamış.
Papa’yı gören Polis heyecanlanıp telsizle merkeze seslenmiş:
-“komiserim arabada çok büyük bi adam var” demiş.
Komiser:
-“kim var olum belediye başkanı mı var?”
-“Hayır efendim daha da büyük.”
-“Vali mi?”
-“Yok efendim daha da büyük!”
-“Cumhurbaşkanı o zaman.”
Polis: “Valla efendim makam şoförü papa olduğuna göre arkadakini siz düşünün?”
YORUMLAR