İyisiyle kötüsüyle, acısıyla tatlısıyla bir yılı daha geride bıraktık.
Yeni yılın tüm insanlık âlemine hayırlar getirmesini temenni ediyorum.
Kaç yıl daha göreceğim bilinmez ancak, güzel temennilerle yeni yıla girmek sanıyorum en güzeli.
Yeni yıla birçok insan evinde girdi.
Kendilerini evinden dışarı atanlar da olmadı değil elbet.
Yeni yıla girerken Belediye Başkanlığının bir havai fişek gösterisine şahit oldum.
Oldukça heyecanlı ve uzun bir gösteri oldu.
Havanın soğuk olması nedeniyle fotoğraf çekerken biraz zorlandım.
Çünkü soğuktan etkilenen sadece ben ve bizim gibiler değildi.
Fotoğraf makinem de soğuktan etkilendi.
Sizinle paylaşabilmek adına yine de birkaç kare çekebilme şansını yakaladım.
Sosyal medya üzerinden de oldukça güzel temenniler aldım.
Herkese teşekkür ederim.
İnsanlarımız bu güzel temennilere, bu güzel sözlere sanıyorum sadece yeni yıla girerken değil her zaman ihtiyaçları var.
Bu temennileri bir de insanlar, insanların yüzüne söylese ne güzel olur değil mi?
Yeni yılın insanlar arasındaki sohbeti, iyi ve güzel duygu ve düşünceleri artırması temennisiyle, yeni yılınızı kutlar sağlık ve mutlulukla dolu bir yıl dilerim.
***
Kötümser yalnız tüneli görür, iyimser tünelin sonundaki ışığı görür, gerçekçi tünelle birlikte ışığı hemde gelecek treni görür. (J.Harris)
***
Kim neyi kutlarsa kutlasın
Yılbaşı nedeniyle sosyal medya ikiye ayrılmış durumda.
Kimileri yeni yılı kutlarken, kimileri de Mekke’nin Fethini kutluyor.
Herkese saygı duyulması gerekir.
Bazı kişiler bu konuyu üzerlerine görev addetmiş olacaklar ki; yazdıkları yazılarda insanları kutuplaştırma adına hemen her şeyi yapmışlar.
Ne güzel değil mi?
Mutluluk dileklerimiz boşa çıkıyor…
Kim neyi kutlarsa kutlasın.
Bu arada yeni yıl kutlamalarını Noel Kutlamaları olarak da algılayanlar var.
Bunu dine alet edenler var.
Yeni yılın gelişini kutlayanları dinsiz ilan edenler var.
Yani var oğlu var.
Sen neyi kutlarsan kutla, hepsine saygı duyulması gerekir.
Ancak bu işleri neden kutuplaştırmaya götürür ki insanlar.
Ne kazanacaksın böyle, bilmiyorum.
Mekke’nin Fethini kutlayanlar Müslüman da yeni yılı kutlayanlar Müslüman olamıyorlar mı?
Bu fetva vermeyi sana kim verdi?
Sen kimsin diye sormazlar mı adama?
İnanın çok küçük şeylerle uğraşıyoruz.
Dostluk ve kardeşlik üzerine, mutluluk ve sağlık üzerine söylenen sözlere kulak verelim.
Bırakın kim neyi kutlarsa kutlasın…
***
Bana “Ben sana zarar verebilirim, tekme atabilirim” dersen bil ki insana değil, eşşek ve ata uygun bir özellikle övünüyorsun. (EPIKTETOS)
***
Ne gelmiş, hoş gelmiş
2016 yılına girdik.
Gelene hoş geldin demek adettendir.
Yeni yıl ile birlikte vatandaşın cebinden çıkacaklara da hoş geldin diyeceğiz.
Başka şansımız yok.
Niye gelmiş deme hakkımız yok.
Dünkü Resmi Gazete'de yayınlanan karara göre; Biranın asgari maktu vergi tutarı 18 kuruş artışla bir lira 3 kuruş oldu.
Rakının 2 litre için alınan asgari maktu vergi tutarı da 23 lira artarak 130 lira 68 kuruş oldu.
Cin ve votka için vergi tutarı 134 lira 3 kuruş, likörün vergisi de 150 lira 71 kuruş oldu.
Sigara ve tütün ürünlerinde ise hem asgari maktu vergi hem de maktu vergi tutarları artırıldı.
Zıkkım içsinler iyi olmuş diyenler vardır elbette.
Öte yandan cep telefonlarından ilk satışta alınan vergi tutarı da 120 liradan 160 liraya çıktı.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), elektrik fiyatlarını yüzde 6,8 oranında artırdı.
Hadi bunlar da neyse diyecekler vardır aramızda.
Yalnız bir şeyi de hatırlatmadan geçemeyeceğim.
Bunlar daha bir başlangıç…
Ne gelmişse hoş gelmiş.
Yeni yıl gelmeden açıklanan ve yeni yılda yürürlüğe giren zamlarımız da var elbette...
Resmi harçların hepsine gelen zamları tek tek yazmıyorum bile.
Bunlar devlet tarafından vatandaşının üzerine yüklenen yeni zamlar.
Bunlara eklenecek olan özel sektör zamlarını da unutmayalım.
***
Yaşadığın dünyaya bak; Yüce Tanrı, hangi eserini sevginin kucağında büyütmemiş? Neden okşamak ve kucaklamakla gidilecek yere, tekme ve tokatla erişmeyi tercih edesin? MEVLANA
***
Noel Baba
Postanede çalışan memurlar yılbaşı günü Noel Babaya yazılmış bir mektuba rastlarlar.
Tabii Noel Baba diye birisi olmadığı için mektubu kendileri açıp okurlar.
Mektupta söyle yazıyordur.
"Sevgili Noel Baba. Ben 10 yaşında bir çocuğum. Hiç kimsem yok. Yetimhanede kalıyorum. Diğer arkadaşlarıma birçok hediye geldi ama bana hiç hediye getiren olmadı. Senden üç şey istiyorum. Bana bir kalem, bir kalem kutusu, bir de ayakkabı gönderirsen çok sevinirim…"
Memurlar mektubu okuyunca çocuğa çok acırlar. Kimsesiz çocuğu mutlu etmek ve Noel babaya olan inancını sarsmamak için kendi aralarında para toplayıp hediyeleri kendileri almaya karar verirler.
Kalem ve ayakkabıyı alırlar, para yetmediği için kalem kutusunu alamazlar.
Aldıkları hediyeleri gönderdikten günler sonra çocuktan teşekkür mektubu gelir.
Mektup şöyledir:
"Sevgili Noel Baba, gönderdiğin hediyeleri aldım. Beni çok memnun ettin. Gönderdiğin hediyelerden birisi gelmemiş. Onu da herhalde postanedeki şerefsizler almıştır."
YORUMLAR